TOKAT KÖYLÜSÜ BUNU BAŞARDI
7-8 Nisan 1987 günleri… Bizim için müstesna günlerden bir-iki gün daha… Yine yeni bir girişim; yine yeni bir hizmet; yeni bir eser; açılış: açılışlar. Bundan 2-3 yıl önceleri; Tokat Basını: mahalli haber bulmakta sıkıntı çekerdi. Şimdiyse haberin peşinden yetişemez olduk.
Bu sefer; ilimiz merkezine bağlı 16 köyümüz de; yine Devlet-Millet elele deyip yapılan 36 derslik; 22 lojman ve 3 salonun hizmete açılışı.. Her gittiğimiz köyde yüreği saf ve temiz; bakışları sevgi dolu köylümüzün alkışları; alkışları… “Sağolun: teşekkür ederiz” sesleri. Ve karşılarında; Asıl biz sizi alkışlamaya geldik; asıl biz size teşekkür ederiz” diyen bir Vali… “Bu başarı sizindir. Devlet’in ve Hükümetindir. Biz; sadece aracıyız; hepinize teşekkür ediyoruz” diyen Vali; Valimiz Recep Yazıcıoğlu.
Aktepe köyü Ortaokulu’nun açılışında; “Artık kırgınlıklar küskünlükler bitti. Tekrar tek yürek, tek bilek olduk” diyen İl J. Alay Komutanı Bnb. Seral Saral, Kamu hizmeti heyecanıyla içi her zaman kıpır kıpır Vali Yardımcısı Mehmet Kıran… Köyden köye dağ bayır; dere-tepe demir-çimento taşımaktan yorulmayan Mili Eğitim Md. Yrd. İzzet Şahin… Köylümüzün su; yol; köprü; kanalizasyon; gölet gibi sorunlarına çözüm bulmak için adeta çırpınan Köy İşleri Müdürü Hikmet Çınar… Yapı Mühendislik kontrolünde hep en iyiyi arayan Bayındırlık ve İmar Md. A. Galip Büyüktortop…
Tokat modeli bir toplum kalkınması örneğini yerinden görüp bilgilenmek için başka illerimizden ve ta Kıbrıs’tan gelen idealist Kaymakamlar.
“Yaşayan Efsane”nin bir masal mı; yoksa gerçek mi olduğunu merak edip; Ankara’dan gelen üst düzey yetkili kişiler; uzmanlar…
Ve köylülerimiz; “Yaşayan Efsane”nin kahramanları…
Ve Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın yokoluşa isyan eden dizeleri:
“Toplanın köylere: şehirlere
Ucu semaya doğan ağaçları dinleyin
Düşünen başınızı koyun yere”
İşte toplandık köylere. Yaşamla ölümün kavgasıdır bu. Yaşamak için: yaşatmak için!
– “İşçiliğini yaparsanız: suyunuzu da getiririz; yolunuzu da: göletinizi de yaparız. Bunun adı –İMECE- dir. Başka işlerde de bunu yaparız.”
– “Bu işler için kiminiz 30 bin; kiminiz 50 bin verdiniz. Bu 30 binler, 50 binler çok; çok kıymetlidir. (30 bini) vergi vermeyen de var.”
– “2.5 yılda 6 milyarlık ödenekle 25 milyarlık iş yaptık. Demek ki Devlete 19 milyarlık tasarruf etmişiz. Her il böyle tasarruf etse ülke çapında trilyonları bulur. Bu; yalnız Tokat’a değil; bütün Türkiye’ye örnek oluyor.”
– “Medeniyet (yol ile: teknolojiyle; endüstriyle gelir. Dans pistiyle gelmez.”
– “Biz Türk’üz. Alman; Fransız; şu veya bu olamayız.”
Bunları diyordu Vali Yazıcıoğlu kor gibi bir İmanla…
Ve her sabah; başlarında yurtseverliğin timsali olmuş öğretmenleriyle pırıl pırıl okullarında toplanıp; sevinç ve kıvançla “Türküm: doğruyum; çalışkanım…” diyen çocuklarımız… Ellerinde bayraklar gönüllerinde aynı iman… Ve her köyde karşımıza çıkan aynı pankart: “Devlet ve Millet Elele”
“Tokat köylüsü bunu başardı. Kâinata örnek oldu. Siz; bir hayır yaptınız.”
11 NİSAN – SESİMİZ GAZETESİ