“GAZİ OSMAN PAŞA VE DÖNEMİ SEMPOZYUMU”NDAN NOTLAR (3)

“GAZİ OSMAN PAŞA VE DÖNEMİ SEMPOZYUMU”NDAN NOTLAR (3)

“GAZİ OSMAN PAŞA VE DÖNEMİ SEMPOZYUMU”NDAN NOTLAR (3)

“Her ıslahat hareketi çöküşe de sebep olmuş, ama sonuçta Cumhuriyet’in kurulmasına da yol açmıştı. 19. Yüzyılın emperyalist ve sömürgeci Avrupa’sı kendisinde, dünyayı yönetme hakkı görüyor, medeniyet yayma görevini üstleniyordu. Dünya sorunlarına hep kendi açısından bakar, kendi anlayışına göre çözüm şekli belirledi.”
“Türk Osmanlı halkı yabancılaştırılıp, boyun eğdirilecekti. Osmanlı Devleti başı belada, her şeye müstehaktı.”
“II. Abdülhamit Han, eski imajı yıkmak istemiş, bu kez de. Ermeni meselesi, Bulgar sorunu yeniden kötü imaja yol açmıştı. Jöntürk imajı da 1. Dünya Savaşında yıkılmıştı. Ve Mustafa Kemal yeni Türk imajı yarattı.”
1683’den beri aleyhte gelişen bu imaj (Avrupa’nın gözünde Osmanlı ve Müslüman Türk’ün görüntüsü) niye iyileşmemiş, hep kötüleşmişti. Bunu yıkmanın çaresi nedir?
Prof. Dr. Bayram Kodaman, bu soruya şöyle bir cevap buluyordu: “Avrupa ve Avrupalı’nın Osmanlı ve Müslüman Türk gözündeki niteliği “gâvur” imajıydı. İslam olan üstündü. Avrupa bu imajı nasıl yıkmıştı? Türkleşerek mi, İslam adaletlerini alarakmı? Elbette değil, Batı’daki Türk imajını biz de aynı yoldan gittiğimiz taktirde yıkabiliriz.”
Prof. Kodaman’ın konuşmasından sonra soru sormak veya katkıda bulunmak üzere söz alanlar oldu.
Prof. Dr. Muzaffer Tufay (Batı Rumeli Türklerinden –Hacettepe Üniversitesinde Hoca) özetle olarak şöyle bir katkıda bulundu. “Bir yön vardır. Gerçeği kavramadan, öncelikle o yönü araştırıp bulmak gerekir. Osmanlı’nın Batı karşısındaki üstünlüğü, giderek niye yön değiştirip Batı’ya, Avrupa’ya geçti? 15. yüzyıl sonlarında Avrupa’lı tesadüfen Amerika Kıt’asını buldu. Amerika’yı keşfeden Avrupa, iki kıt’a arasındaki bağlantıyı, gidiş-gelişi hızlandırmak ihtiyacını duydu. Ayrıca Hindistan’a uzakdoğu ülkelerine gitmek için, Osmanlı’nın egemenliği altındaki tarihi ipek yolundan başka yollar, özellikle yeni deniz yolları arıyordu. İşte bu amaç ve arayışlar içindeki
Avrupa ilk “buhar makinesi”ni buldu. Bu buluşlar birbiri peşinden teknolojik devrimi yarattı. Böylece güçlü araçlara sahip olan ve büyük amaçlar güden Avrupa, Okyanuslara açılıyor ve bilinmeyen ülkeleri keşfediyordu. O zamanlar bu araçlar Osmanlı’da yoktu.”
Yarın, “Sempozyum”un ikinci oturumunu yazacağız.

15 EYLÜL – SESİMİZ GAZETESİ

administrator

    Related Articles

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir