VALİ YAZICIOĞLU’NUN YOLUNDA BİR BUBİ TUZAĞI!…
Salı günü HÜRRİYET gazetesinde iri puntolarla birinci sayfada üç sütün üzerinden “KENDİNE GEL VELİ BEY” başlığı altında Valimiz Yazıcıoğlu hakkında bir yazı yayınlandı.
“Bir yazı” diyoruz: çünkü buna bir “haber” desen değil, “yorum” desen hiç değil. Bu garip yazının başlığı üstüne de daha küçük puntolu bir başlık daha atılmış ki deme gitsin…! O da şöyle “Tokat Valisi; Demirel, Ecevit, Erbakan ve Türkeş için Şaban dedi” İri puntolu başlığın bir sütunluk bölümünde Vali Bey’in mikrofon karşısında çekilmiş bir resmi, resmin altında “nutuk çekti” ibaresi ve bunun altında (sigarayı, kumarı yasaklamakla ünlü Tokat Valisi hızını alamadı) diye bir alt yazı. Başlık altı iki sütunluk kısımda ise; üç paragraf halinde bir özetleme ki, birinci paragraf şöyle başlıyor: “Tokat Valisi Recep Yazıcıoğlu, devlet memuru olduğunu unutarak siyasi propaganda niteliğinde konuşmalar yapıyor….”
Eh, artık flaş bir haberin bütün öğeleri tamam. Tabii buna haber denirse…
Aslında renkli, boyalı “Basın”ın yüksek tirajlı bir gazetesi, bu şekildeki bir yayınıyla Tokat ilinde çok değişik ve ekstra bir çalışmayla kendini ve ilimizi Türkiye ölçeğinde tanıtan bir Vali’ye seçime 3-5 gün kala, sanki bir bubi tuzağı hazırlıyor. İşin aslını bilmeyen Hürriyet okuyucusu da tuzağa düşen ünlü bir Vali’yi merakla seyredebilir artık! Böylece gazete amacına ulaşmış, kendi habercilik yöntemine uygun sansasyonel bir haber tezgahlamıştır.
Varsayın ki Valimiz: “Geçmişteki vatan kurtaran Şaban rolündeki siyasiler, şimdi ahkâm kesiyor” diye bir söz sarfetti. “Marifet ahkâm kesmek değil, iş yapmaktır, hizmet götürmektir” diyerek de sözüne devam etti. Gazete bunu, “12 Eylül 1980 öncesi liderlere isim vermeden çatan Vali Yazıcıoğlu” şeklinde bir başlangıç yaparak vermiş, başlık altı birinci paragrafta… Burada (isim vermeden çatan) diyor ama, başlık üstünde Tokat Valisi falan-filan için “Şaban” dedi yakıştırmasıyla eski liderlerin isimlerini sıralamış. Yani isim vermeden çatan vali, isim vermiş oluyor. “Haber” in tutarsızlığını varın bundan anlayın… Nedir “Şaban” ? Arabi ayların sekizincisi, Hazreti Muhammed’in doğduğu ay. Konuşma ve yazımda kullanılmayan bir kelime. Tıpkı Recep ve Ramazan gibi bir ad olarak kullanılıyor. “Şaban”ın farkı her nasılsa argo lisana girmiş olması, (densiz), (saf, bön) anlamlarında… Mesela “Şabanlık etme!” gibi, espri yapanlar da oluyor. “Vatan Kurtaran Şaban” bir komedi filminin ismi. Aynı zamanda “Vatan Kurtaran Aslan” deyimi gibi bir espri.
Benim asıl değinmek isteğim; yazının, 15 sayfadaki metin kısmıyla yazıya konan çarpıcı başlığın tutarsızlığı, kasıt kokması. Metin kısmında Vali Beyin konuşmasından yapılan alıntıda “Demokrasinin ülkemizde dal budak sarması lazım. Bu konuda vali ve bürokratların seçimle işbaşına gelmesini önemli görüyorum…” sözleri de var. Bir Valinin bunları söylemesi çok ilginç değil mi? Yani yazının başlığı pekala şöyle olabilirdi. “Tokat Valisi; valilerin tayinle değil, seçimle işbaşına gelmesini önerdi.” Ama gazete böyle bir başlık değil; “Kendine Gel Vali Bey” başlığını atıyor ve eski siyasilerle valimizi karşı karşıya, adeta hasım durumuna getiriyor. Ayrıca o sözler ne zaman nerede söylenmiş? Yani eski liderlere çatan sözleri ne zaman söylemiş Vali Bey? “Haber” de yer, zaman belirsiz…
“Haber” in seçimlere üç gün kala kullanılması tuhaf değil mi? Hem tuhaf, hem maksatlı… Süper çalışmasıyla haklı bir üne kavuşan Vali Yazıcıoğlu’nu kıskanan bir “Kulis”in tezgahı da olabilir bu. Hürriyet gazetesinin kendi “sansasyonel habercilik” tutumunun çarpık bir ürünü de…
Vali Yazıcıoğlu, ekstra çalışması ve eserleriyle yurtseverlik ve milliyetçiliğini kanıtlamıştır. İl yönetiminde yepyeni bir çığır açmış, “devletlü” tipi değil, “Halk tipi” vali modeliyle halkın malı olmuştur. Bubi tuzaklarına hiç takılmadan yoluna devam edecektir.
27 KASIM – SESİMİZ GAZETESİ