By HABERLERDEN ESİNTİLER
Nihayet, Vali Yazıcıoğlu’nun da tepesini attırıp Tokat’tan postalanan İl Hukuk İşleri Müdürü Aydın Özmen: SABAH Gazetesi’nin yayını üzerine “Bu renkli-boyalı basın olayı fazla abartıyor” demiş.
Ee, hani siz de fazla renkli-boyalı bir hayata dalmışsanız, üstelik boyalar ve foyaları görevinize dahi bulaştırmışsanız; sonunda renkli-boyalı basının vitrinlerine malzeme olursunuz. Bunda şaşılacak ne var ki?
XXX
Üniversitelerimizde isteyen genç kızların türban takip takmaması kavgası, 1968 yılında Ankara İlahiyat Fakültesinde başlamış ve ondan sonra sanki bir düğmeye basılmış gibi olaylar birbiri ardına patlak vermişti.
Belli ki “Siyonizm”in in bir oyunuydu. Siyonizm, ortamı müsait gördüğü yere bir kemik atar, haydi boğuşup durun şimdi… Aslında kadının namusunu ve saygınlığını 1 metrelik bir bez parçasıyla kıyaslamak veya dindar olan bunu örter demek, üstelik bunu yıllar süren bir mücadele sembolü yapmak nedir ki?
Kur’an daki Nur suresini de iyi okuyup, iyi yorumlayalım. Bir tek ayete takılıp ufkumuzu daraltmayalım. Nur suresi, hangi zamanda hangi şartlar ve olaylar üzerine inmiştir? Düşünelim biraz.
Bilim ve teknolojinin göz kamaştırdığı bir çağda eller aya gitmişken, şimdi de Mars gezegenine gitmeye hazırlanırken, biz ne kadar boş şeylerle uğraşıyoruz ya Rab!
23 ARALIK – SESİMİZ GAZETESİ
