SHP İLK KONGRESİNDEN NOTLAR (1)
SHP, bir iç mücadelenin girdabında çalkalanıyor. SHP, hızlı bir hizipleşmenin, gruplaşmanın sancısını çekiyor. “Kurultay” a doğru, genel olarak SHP kongrelerinde gözlenen durum, bu… Geçtiğimiz Cumartesi günü Dost düğün salonunda yapılan SHP’nin Tokat İl Kongresinde de aynı durum göze çarpıyordu.
Sosyal Demokrat Halkçı Partinin Tokat İl Kongresinde de gruplar, hizipler, kişisel hesaplar su yüzüne çıktı. “Baykalcılar”, “Solcular”, “Genel Merkezciler”, ”CHP’ciler”, sözcüleriyle, destekçileriyle, şakşakçılarıyla birbirlerinden daha güçlü görünmek için yarıştılar. Bu görüntülerin perde arkasında siyasi çıkar güdenlerin, ilerisi için oy hesabı yapanların ayrıca güvendikleri bir dayanak vardı: “Mezhepçilik”. Her ihtimale karşı, bir tabu haline getirilmiş “Mezhep taassubu” el altında hazır bir potansiyel güç olarak tutulmalıydı. Öyle ki o cemaatten tek bir oy dahi, karşı partilerden birine kayıp gitmemeliydi.
Kurultay’a doğru hizip çatışmaları öylesine hızlıydı ki, bazı hatipler delegelere dönüp şöyle haykırıyordu: “Siz kukla mısınız, işinizi gücünüzü bırakıp buraya niçin geldiniz?” Zavallı delege, bu sözler karşısında ne diyeceğini, ne yapacağını şaşırıyordu. Öz eleştiri yapanlar da vardı bu arada. Onlar, herhalde daha gerçekçi idiler ki şöyle diyorlardı: “Biz sadece dedikodu üretmekle meşgulüz; politika üretmiyoruz.”
Gerçekten SHP İl Kongresinde yapılan konuşmalarda ve Kongre öncesi kulislerde, partizan görüş, hizipleşme, oy kaygısı, slogancılık mı egemendi? Yoksa doğru – dürüst politikalar üretmek mi? Kongrede izlediğimiz manzara, birinci durumun göstergesi gibiydi. Bu toz-duman içinde nisbeten serinkanlı kalmayı ve akılcı yolu yeğleyenler de vardı. Kongrenin havası bir hayli elektrikliydi. Bu hırçın hava, bir canlılık belirtisi sayılabilirdi. Denizler dalgalanmadan durulmazdı. Ama işin içinde suyu bile bile bulandıranlara ve bulanık suda avlanmak için pusu kuranlara ne demeliydi?
1 HAZİRAN- SESİMİZ GAZETESİ