METİN GÜRDERENİN BASIN TOPLANTISI (2)

METİN GÜRDERENİN BASIN TOPLANTISI (2)

METİN GÜRDERENİN BASIN TOPLANTISI (2)

“Savaşa hazırdı” derken “politik mücadele” olanını kasdettik. Ama bu mücadelenin türü, içe dönük değil, dışa dönük olmalı. Her siyasi parti bir (taraf) tır ve karşısında rakip partiler vardır. İlla ki içe dönük bir mücadeleden geçmeli diyen, varsa gözü kesen, toplum kalkınmasında dinamo olacağım, siyaseti vasıta kılacağım, siyasetin sırtına binmeyeceğim diyen, buyursun gelsin!.
“Hatta bana muhalefet de olabilir” güvencesini de veren Metin Gürdere; toplantının çerçeve sorularından birisi olan (ANAP İl teşkilatı-çekilenin yerine-yenisi hala niçin yok?) sorusuna şu cevabı verdi: “İl teşkilatının kurulması değil, iyi kurulması önemlidir. Bir eksiklik, boşluk yok. Parti il başkanlığı, hizmet vasıtası değil!…”
Böyle bir cevap pek de tutarsızdır, diyebilir miyiz? Mesela: (Ben deyim, ben kart göndereyim, milletvekili yapsın!) veyahut (İktidarın nimetlerine konayım; halkın derdini bilmesem de olur; memur bizden korkmuyor…) gibi ucuzundan particilik taktiklerine yatmak niçin prim yapsın ki?…
Basın toplantısının o gün TV, haber yayınına da geçen kısmıyla geneldeki amacı; Manisa’daki çiftçi yürüyüşüne, enflasyona karşı hükümet desteğini bulamayan çiftçilerin protestosuna ANAP iktidarının kendini savunma içgüdüsünden kaynaklanmıştı.
ANAP Gn. Bşk. Yrd. sıfatıyla Metin Gürdere, bu olayı şöyle yorumlamış: “Çiftçi yürüyüşünü saygıyla karşılarız. Yasal bir hakkın kullanılmasıdır. Ancak, muhalefet bunu siyasi bir olay haline getirmesin, deriz. Milli gelir dağılımında, nüfusumuzun yüzde 50’sini oluşturan çiftçimizin yüzde 17 payla yetinmesine biz de razı değiliz. Bu olumsuzluk, sanayi ve hizmet sektörlerinin gelişmesine bağlı bir durumdur.”
Gürdere, böyle bir savunma yapıyordu ama, kendi iktidarını savunması da onun doğal hakkıydı. Velakin çiftçi kesiminden kırpılan payın sanayi ve hizmet sektörlerinde bir refah payı gibi burada ki insanımızın hayat standardını ne dereceye yükselttiğini, hem de o sektörlerde yoğun ve sürekli iş alanlarına yol açıp açmadığını kestiremiyorduk. Fazla iyimser olabilmemiz için yüzde 50 tarım nüfusunun, yüzde 45’e filan gerilemesi; cazip sektörlere kaymaya başlaması gerekmez miydi?

10 EYLÜL – SESİMİZ GAZETESİ

administrator

    Related Articles

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir