By HABERLERDEN ESİNTİLER
“Türk korkusu yüzünden silahlanmaya milyarlarca dolar harcayan Atina, akıllı füze sistemi almak için harekete geçti.”
Yunanlıların bu silahlanma çılgınlığı, yalnızca Türk korkusundan değil, onların iflah olmaz Megalo İdea, Enosis ve Castantinopol gibi hayallerinden de ileri geliyor.
Tabii ki ne türden ham hayaller, ne de silahlanma çılgınlığı akılla bağdaşabilir. Onun için akıllı füze sisteminin akılsız komşuya bir yararı olacağını sanmıyoruz.
“Roma Zirvesi’nde Türkiye’ye büyük ilgi. Altılı Zirve taktik mücadelesi halinde geçti. Tansu Çiller’in kararlı ve tavizsiz tutumu, Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya, İspanya dışişleri bakanlarının ilk kez, Türkiye’nin Avrupa Birliği tam üyelik talebine yeşil ışık yakmalarına yol açtı.”
2000’li yıllarda Türkiye’nin yıldızının parlayacağını gösteren bazı alametler var. AB’nin yaktığı yeşil ışık bunlardan biri olabilir. Buna bir lafımız yok da, hani Avrupa Gümrük Birliği’ne girmeden önce bir sürü tantana yaptık, sonunda girdik, bir yıldan fazla geçti aradan, ne değişti?
Avrupa Birliği ülkelerinde enflasyon %3, Türkiye’de %90. Avrupa Birliği ülkelerinde fert başına düşen milli gelir 20-30 bin dolar, Türkiye’de 2-3 bin dolar.
Ve daha nice derin farklar var arada…
Şunu demek istiyoruz; kendimizi düzeltmedikçe, kendi iç çelişkilerimizden, siyaset hastalığından, fitne ve fesattan kurtulmadıkça, AB üyesi de olsak, fazla bir şey değişmeyebilir.
Sadece akıl ve bilim metodu yerine sihirli formül avcılığı yapmış oluyoruz.
“Gece molla ve tarikat şeyhi olan, gündüz papyonlu kravatlı iş adamı oluyor.”
Fena mı işte? Yarın ölecekmiş gibi ibadet, hiç ölmeyecekmiş gibi de dünya işiyle meşgul oluyorlar. Din baronları olmak kolay mı? İstanbul ve Ankara’da postu serip taşrada Banka şubeleri gibi para toplama istasyonları açmak kolay iş midir? Adamlar tabii ki gece-gündüz demeden çalışacaklar…
“Resmi kuruluşlarda başörtüsü serbestliği ve Taksim Meydanı’na cami yapılması gibi RP isteklerine karşı yapılan itirazlar üzerine bazı Refah Partili Milletvekili ve Bakanlar, “Bir başörtüsünden yıkılacaksa yıkılsın bu Cumhuriyet”, “Taksim’e cami yapılmasıyla batacaksa batsın bu Cumhuriyet” gibi laflar ettiler”
Bu Cumhuriyet’in öyle eften püften şeylerle yıkılmayacağını onlar da pekala bilir bilmesine de, acaba diyoruz onların aklındaki Cumhuriyet T.C. değil de bir RP Cumhuriyeti mi?!.
4 ŞUBAT – TOKAT GAZETESİ
