MEDENİYET ADINA MEDENİ OLABİLMEK… (2)

MEDENİYET ADINA MEDENİ OLABİLMEK… (2)

MEDENİYET ADINA MEDENİ OLABİLMEK… (2)

Dünyaca ünlü PAMUKKALE’de ilk bozulma, orada bir otel inşaatıyla başlamıştır. Arkeologlar otel inşaatına “mahzurludur” raporu vermiş, buna itibar edilmeyerek araya sokulan müfettiş raporuyla konu bir Üniversiteye havale edilip uygunluk raporu alındıktan sonra aralanan kapıdan Pamukkale, otel ve motel istilasına uğramıştır. Şimdilerde ise, Pamukkale’yi kurtarma kampanyaları açılmaktadır.
Gerçek sit alanı olup da, Mahkeme kararıyla taş ocağı olarak kullanılmasına cevaz verildiği de olmuştur.
Eski eserlerin korunması adına resmen kurulmuş Koruma Kurullarının aldığı çelişkili kararlar da, attıkları imzaların mürekkebi kurumadan değişen kararlar da, dozerlerle eski mimari eser yıkan Belediye kararları da, olumsuz zihniyetin başka başka tipik örnekleridir.
Tarihi höyükleri, antikkentleri ve hatta eski mezarları tahrip eden bir müdahale şekli de defineciliktir. Maalesef definecilik bazı kimselerin takıldığı iflah olmaz bir hastalıktır. Ona buna define haritası satan açık gözler vardır. Defineciler de bu uyduruk haritalara bir sürü para verip aldıktan sonra hemen başlarlar höyüklerin ve benzeri yapıların şurasını, burasını rastgele oymaya. Tabii ki sonuçta ne bir define, ne de hazine çıkar.
Haydi diyelim ki definecilik cehaletten dolayıdır. Ya peki inşaat denetimleri doğrudan devlet veya Belediyelerin yetki alanına giren işlere ne demeli? İhalesi devletçe yapılan yol, kanal, köprü, okul vb. inşaatla, kontrol mühendisliği Belediyelerin uhdesine verilmiş yapılaşmalarda önemsenmeyen veya göz yumulan eski eser tahribatına, höyük taşlarının inşaat malzemesi olarak kullanılmasına ne demeli?
Bakarsınız yol geçirilmiş veya telefon, telgraf hatları çekilmiştir, tarihi höyüklerin karnını yara yara. Su depoları yapılır höyüklerin tepesine… Ve imar adı altın da höyük tepesi düzlenerek park haline getirilir. Ve hatta bir de Atatürk büstü dikilerek Atatürk Parkı adı verilir. Oysaki sözde uygarlık adına bir eski medeniyet tahrip edilmiş, Atatürk’ün de kemikleri sızlatılmıştır.
Vel’hasıl insanlığın müşterek birikimi olan kültürel mirası korumak, gerçekten medeni olabilmenin bir icabıdır. Hoşça kalın…

20 ŞUBAT – TOKAT GAZETESİ

administrator

    Related Articles

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir