By KISSADAN HİSSELER
Mallarımız Ne Oldu?
Bir kervan muhafızı uyumuştu. Hırsız gelip kervanı soydu, aldığı malları toprağa gömdü. Sabahleyin kervan halkı uyandı, malların, altın ve gümüşlerin, develerin yerinde yeller esiyordu.
“Mallarımız ne oldu yahu? Söyle bakalım” dediler.
Dedi ki: “Gece hırsızlar geldiler. Gözümün önünde ne var, ne yoksa hepsini alıp götürdüler.”
Halk, “A kum tepesine benzeyen herif, sen ne yaptın?” dediler.
Dedi ki: “Ben bir kişiyim, onlar yiğit, gürbüz, silahlı bir alay adamdı.”
Halk, “Pekala” dedi. “Savaşamayacaktın, bari uyanın, kalkın! diye bağırsaydın.”
Dedi ki: Korkumdan ağzımı kapadım. Fakat şimdi istediğiniz kadar bağırıp çağırıyım.
Kıssadan Hisse
Bugün arada bir fark var. Haramiler artık silahsız soygun yapıyor. Bir kısım kervan bekçileri de kendi adamları. Soygun sessiz sedasız yapıldıktan, her iş bittikten sonra, tesadüfen veya bir kişinin itibarıyla açığa çıkınca da, halka dönüp: “Vah vah, çok üzgünüz, bizim haberimiz olmadı” türünden abuk sabuk laflar ediyorlar. Hatta Soygun vaaar!” diye kervan halkından daha fazla cayırtı yapıyorlar.
Eğer
Bir yabancı adam, acele bir ev arıyordu. Bir dostu, onu harap bir eve götürüp;
“Eğer tavanı olsaydı benim yanıbaşımda ev sahibi olur, otururdun. Eğer evde bir oda daha olsaydı çoluğun çocuğun rahat ederdi” dedi.
Yabancı adam dedi ki: “evet, dostlara bitişik komşu olmak iyi, fakat Eğer’de oturmaya imkan yok!”
Kıssadan Hisse
Alın bizden de bu kadar. Eğer tek başına iktidar olsaydı… Eğer üretimi arttırıp enflasyonu düşürmeseydik… Eğer IMF kredileri gelseydi… Eğer AB bizi anlasaydı… Eğer vergiler doğru-dürüst toplansaydı… Eğer savurganlık önlenseydi… Eğer KİT’ler özelleşseydi… Eğer şöyle olsaydı… Ve eğer böyle olsaydı… Siz görürdünüz o zaman, ne harikalar yaratacağımızı!.
Hoşça kalın…
22 OCAK – TOKAT GAZETESİ
