TURİZM DÜŞÜNCELERİ (4)
Hani ne demiştik, “turist, gittiği ülkede güven ister, güleryüz ister, ucuzluk ister, temizlik, ulaşımda rahatlık, temiz ve güzel bir çevre ister” demiştik. “Ucuzluk” dışındaki istekleri hakkında şimdilik fazla bir yorum yapmayacağız da, ‘ucuzluk’ için deriz ki; yabancı turistler için bizim ülke gerçekten ucuz. Bizim ülke bizler için pahalı (tabi belli bir kesim hariç). Turist için gayet ucuz. Çünkü onarın paralarının, yani dövizin bizim para karşısındaki değeri malum.
TÜRKİYE TURİZMİ’nin birçok sorunu var. Bu sorunlar, ilgili yerlerde ve medyada zaman zaman tartışılıyor.
Turizm sorunlarımızın çözümü hem devletçe, hem de özel sektörce yapılacak ciddi çalışmalara bağlıdır. Turizmde alt yapılı devlet, üst yapıyı özel sektör yapacak. Alt yapı konusunda “ulaşım ağı” başta geliyor. Güvenli, rahat ve konforlu bir “ULAŞIM” olmaksızın ne “dış turizm” ne de “iç turizm” olur. İyi bir ulaşımı öncelikle kendimiz için istemeliyiz. İşte bilhassa KARAYOLLARIMIZIN hali ortada. Haydi biz mecburuz diyelim. Peki yabancı turist, eğer gözükara değilse, hiç bu trafik cehenneminin içine girer mi?
“Turizm eğitimi” de çok önemli. Ayrıca turizm sektöründe; “teşvik tedbirlerinin yönlendirilmesi”, “yatırımların özendirilmesi”, “yap-işlet-devret modeli”, “FON kurulması”, “Yüksek turizm konseyi”, “ana tur güzergahlarının tesbiti”, “doğal ve kültürel varlıkların korunması”, “tanıtımın iyi yapılması”, “yabancı sermayenin girmesi” gibi ciddi konular var.
Türkiye turizminde çok önemli bir konumuz daha var. “TURİZM ADINA ÇEVRE KIYIMI”. Kıyılar talan ediliyor, tarım alanları daralıyor, işletmelerin atıkları kirliliğe yol açıyor. ÇEVRE BAKANLIĞI’nın yaptığı “Türkiye’de Turizmin Çevreye Etkileri” başlıklı araştırma, turizm alanında hizmet veren kuruluşların çevreye zarar verdiklerini ortaya koydu. Kıyıların talan edilmesiyle doğal dengelerin bozulduğu belirtilen araştırmada, atıkların sebep olduğu kirliliğe de dikkat çekildi.
Devamı yarın. Hoşça kalın…
10 MAYIS TOKAT GAZETESİ