TURİZM DÜŞÜNCELERİ (5)
ÇEVRE BAKANLIĞI’nın yaptığı araştırmada, özellikle AKDENİZ’in doğu ve güney kıyılarında, turizm işletmelerinden kaynaklanan atıkların yoğun olarak kirlilik yaptığı vurgulanırken, bu kirlenmenin tarım alanlarına verdiği zarara da dikkat çekildi.
TURİZM’in öncelikle koşulu olarak “temiz çevre” gösterilmesine karşın, bu sektörde hizmet veren tesislerin çoğunluğunun çevreye zarar vermeleri büyük bir çelişkidir. Böylesi bir çelişki “bindiği dalı kesmek” anlamını da taşımaktadır. Meydana gelen çevre kirliliği sonuçta turizme de darbe vuracaktır.
“Türkiye’de Turizmin Çevreye Etkileri” başlıklı araştırmada, kıyı yörelerinde, turizm işletmelerinden çevreye yayılan atıkların henüz, toplanması veya giderilmesi aşamasında Belediyelerin yetersiz kaldığı belirtilmektedir. Ayrıca, kıyıların talan edilmesiyle ekolojik dengelerin bozulduğu vurgulanıyor.
Araştırmada yer alan bilgileri konu başlıkları altında özetlemek, dizi-yazımıza katkı sağlayacaktır.
YANLIŞ YAPILAŞMA: Akdeniz’in doğu ve güney kıyıları ile Ege sahillerinde, turizm alanlarının çevresel etkileri yoğun biçimde görülüyor. Yapılaşma ve fiziksel alan kullanımı, kıyı talanı da beraberinde getiriyor. Doğa ile bütünleşmiş Akdeniz Mimarisi, yerini giderek çok katlı binalara bırakıyor. Bu yanlış yapılaşmanın diğer etkileri de tarihsel SİT alanlarının yok olması ve doğal çevre ile uyumlarının bozulması şeklinde beliriyor.
SUYA AŞIRI TALEP: Turizmin yaz aylarında Ege ve Akdeniz kıyılarına yönelmesiyle beraber aşırı su talebinden dolayı tarımsal sulama suyunun bir bölümü de turizme aktarılıyor. Hızla artan su talebinin karşılanabilmesi için yer altı su kaynaklarından aşırı çekim yapılıyor.
ATIK SULAR: Ege ve Akdeniz kıyılarındaki yoğun yapılaşma ve yaz dönemlerinde olağanüstü artan nüfusla bağlantılı atık su miktarı, eskimiş sistemlerin taşıma kapasitelerini aşmalarına neden oluyor.
KATI ATIKLAR: Turistik yörelerde katı atıkların toplanması aşamasında bile birçok aksaklık görülüyor. Belediyelerin elindeki çöp araçları yetersiz ve ilkel. Toplanan çöpler, yöreye yakın döküm alanına düzensiz biçimde dökülüyor. Bu döküm alanları kısa zamanda vahşi birer çöplük haline dönüşüyor. Çöp yığınları, yüzey ve yer altı sularını da olumsuz etkiliyor.
“Türkiye’de Turizmin Çevreye Etkileri” başlıklı araştırmadan çıkarttığımız sonuç şudur:
Turizm adına yapılan çevre kıyımına “DUR!” demenin zamanı gelmiş de geçiyor bile…
“TÜRKİYE TURİZMİ” nin genel tablosundan çıkartacağımız önemli sonuçlar ise; turizmin getirisi ile götürüsünü iyi hesap etmektir; Turizme ilişkin sorunların çözümsüzlük noktalarına varmadan çözümlenmesidir; dış turizme olduğu kadar iç turizmin gelişmesine de önem verilmesidir.
Hoşça kalın…
12 MAYIS TOKAT GAZETESİ