By BOŞUNA ZAHMET
“Kırkpınar güreşleri dolayısıyla Edirne’de bulunan Cumhurbaşkanı DEMİREL, TÜRK-YUNAN sınırındaki tampon bölgede Yunanlı askerlere çiçek ve çikolata armağan etti.”
Bunun anlamı açık: TÜRKİYE Yunanistan’a zeytindalı uzatıyor. Kimbilir bizden bu kaçıncı zeytindalı? Oysaki Yunanistan bugüne dek Türkiye’ye bir kaktüs dalı bile sunmadı…
Bilindiği gibi Yunanistan, iç ve dış siyasetini bir sabit fikir halinde ‘Türk düşmanlığı’ üzerine kurmaktadır. Bu düşmanlık aşağı-yukarı 150 yıllık bir tarih sürecini kapsamaktadır. Ve Yunanistan bütün bu tarih sürecinde, Türk İstiklal Savaşı’ndaki yenilgisi dışında genellikle hep kazançlı çıkmış. Bu kazanlarından birçoğunu da bedavaya getirmiştir.
Bunun en belirgin bir örneği ONİKİ ADALAR’a Yunanistan’ın piyangodan çıkmış gibi sahip olmasıdır. İkinci Dünya Harbi sonrası galip devletler, ONİKİ ADALARI İtalya’dan alıp Yunanistan’a hediye ettiler. Tarih boyunca hiçbir zaman Yunan egemenliğine geçmemiş Oniki Adalar, ‘Ne sihirdir ne keramet el çabukluğu marifet’ yoluyla Yunanistan’ın oluverdi.
Oysaki ONİKİ ADALAR’ın yüzyıllarca TÜRK egemenliğinde kalmış olduğu bir gerçektir.
Yunanistan, kendisine havadan gelen bu süper ikramiye ile doydu mu? Yoo, ne gezer? Şımarık bir çocuk gibi hiç durmadan istiyor! KIBRIS’ı istiyor, İZMİR’i istiyor, hatta İSTANBUL’u istiyor. İstanbul, Yunanistan için COSTANTİNOPLE’dur.
Yunanistan AVRUPA’yı bize karşı kullandığı gibi, Avrupa Birliği de Yunanistan’ı zaman zaman yine bize karşı kullanmaktadır.
Yunanistan, Oniki Adalar’ı LOZAN ANDLAŞMASI hükümlerine aykırı olarak silahlandırmıştır. Batı Trakya Türkleri’ne sürekli zulüm yapan da yine Yunanistan!.
Yunanistan’ın son marifeti ise, belgelerle kanıtlandığı üzere, bölücü terör örgütü P.K.K. ile işbirliği yapmasıdır. Ve bunu öyle saklı-gizli de değil, Türkiye’nin gözünün içine baka baka, açık açık yapmaktadır.
Ve nihayet Kıbrıs Rum kesiminde Yunanistan destekli, Kıbrıs Türkleri’ne ve Türkiye’ye yönelik tehlikeli oyunlar… S-300 füzelerinin Ada’ya yerleştirilmesi olayı ile karşı karşıya bulunmaktayız.
Bütün bunlar gösteriyor ki Yunanistan Türkiye’ye karşı iflah olmaz bir düşmanlık içindedir. Ve bu düşmanlığı sürekli ve bilinçli olarak genç nesillerine de aşılamaktadır.
Cumhurbaşkanı DEMİREL’in sınırdaki çiçekli ve çikolatalı son iyi niyet gösterisi dahi Yunanistan cephesinde en küçük bir yankı yapmamıştır. DEMİREL’in jesti ne Yunan resmi çevrelerinde, ne de Medyasında yankı buldu. Bir küçük haber olarak dahi geçmemiş. Adamlar ne yapsanız memnun olmuyor…
Bu saatten sonra, siyaseten dahi olsa, Türkiye’nin uzatacağı her zeytin dalı, hatta barış içerikli her mesaj boşuna bir zahmet ve ulusal onurumuzu zedeleyecek bir davranış olacaktır. Onu için artık ‘yetti gayri’ diyoruz!
Hoşça kalın…
22 TEMMUZ TOKAT GAZETESİ
