ONURLUCA HAREKET…
“İki pop şarkıcısı Harun Kolçak ile Ebru Aydın, geçen hafta Gümülcine’ye konser vermek için gitmeye karar verdiler. İstanbul’daki Yunan Başkonsolosluğu’ndan vize almalarına rağmen, İpsala’da sınır kapısından geri çevrildiler. “Yunanistan’a giremezsiniz” denilip resmen kovuldular.”
Rastlantıya bakın ki aynı günlerde Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel de Edirne Türk-Yunan hududuna gidip Yunan askerlerine çiçek ve çikolata vermişti. Çiçek ve çikolata verdik ve sanki Yunanlılara yarandık mı? Hiç oralı bile olmadılar. Boşver aldırma filan deriz de, asıl diyeceğimiz şey başka…
Bizi kendi ülkelerine sokmayan Yunanlılar, Türkiye’ye rahatça girip çıkıyorlar mı? Evet. Belki vizeleri bile yok? Doğru. Papazlarıyla politikacılarıyla ikide bir gelip Fener Rum Patrikhanesi’nde ayin düzenleyip sağda solda keyiflerince geziyorlar mı? Evet. Yine papazları ve politikacıları ile ortodoks cemaati halin de Trabzon’a adeta bir çıkartma yaparak eski Rum-Pontus Devleti’nin topraklarını ziyaret eder gibi havalara girmediler mi? Doğru.
Peki öyleyse bu ne hal? Bu ne biçim siyaset?
Bir tarihte “ya istiklal, ya ölüm!” söylemiyle onurlu bir yaşamı her şeyin üstünde gören bir milletin içeride ve dışarıda göreceği muamele böyle mi olmalıydı?
Bizim bildiğimiz, dış siyasette geçerli olan bir kural vardır: “mütekabiliyet.” Yeni deyimle “karşılıklılık.” Yani “sana ne yapılıyorsa, sen de onu yap” demektir.
Bu ülkenin dış siyasetini yönetenler veya yürütenler kimlerse, sözümüz onlaradır:
Mevki, makam, etiket, saltanat sizlere çok hoş ve herşeyden daha değerli gelebilir, bunun için de her türlü ödünü verebilirsiniz. Lütfen o ödünleri kendi adınıza veriniz; millet adını değil!. Bu ülkede onurluca yaşamak isteyen milyonlarca insan var. Bari milyonlarca insanın bu duygularına saygı gösterin.
Sabit fikirli ve bağnaz Yunanlıları ne Cumhurbaşkanı DEMİREL’in çiçekleri, ne zülfü LİVANELİ’nin konserleri, ne de Fethullah Hoca’nın dinler arası diyalog çağrıları etkiliyor! Çiçeğiniz de, konseriniz de, diyalog çağrınız da sizin olsun!
Artık böyle şirinliklere bizleri karıştırmayın.
Bundan böyle bizler “karşılıklılık” ilkesine göre, yani onurluca hareket edilmesinde kesin kararlıyız.
Hoşça kalın…
24 TEMMUZ TOKAT GAZETESİ