DEMOKRASİ VE SİSTEM (12)

DEMOKRASİ VE SİSTEM (12)

DEMOKRASİ VE SİSTEM (12)

İla-maşallah son zamanlarda (-son yıllarda-desek belki daha uygun düşer) devlet ve demokrasimize musallat olan virüslerin ardı arkası kesilmiyor. SİSTEM ise virüslerle savaş halinde. Sistemin yokedici, savunucu ve koruyucu antikorları olmasa virüsler daha da güçlenip işi bitirecek. Bereket ki, Devletin temeli sağlam. Bu sağlam temel üzerindeki yapı çatlasa da, bozulsa da sistemin gücü henüz onu onarmaya yetiyor.
Demokrasiyi kalkan yaparak saldıran virüslerin hedefleri belli: Devleti bölüp parçalamak veyahut Cumhuriyeti yıkıp yerine Humeyni ve Taliban karışımı bir rejim kurmak… Bu tehlikeli virüslerin üremesine olanak veren ortamın hazırlayıcılarına ne demeli peki?. Kaypak bir zeminde her türlü kılığa bürünüp yakalarına her türlü rozeti takanlara ne demeli?
Kişisel çıkar, mevki-makam-etiket uğruna, ellerine geçen siyasi gücü demokrasiyi de, sistemi de yozlaştırma pahasına sonuna kadar sömürüp ülkeyi kaygan bir zeminde tutanlara ne demeli? İlkesizlik iliklerine işlemiş, hiç bir sözlerine güvenilmez…
Mafyalı demokrasi de, yine o çıkarcıların, devletin trilyonların, Meclis’in çatısı altında, kamu bankalarında, KİT’lerde, Parti kasalarında cukka yapanların marifeti…
Şu son günlerde TV ekranlarında ünlü mafya babalarının geçit resmini seyrediyoruz. Hepsinin arkasında birtakım siyasetçilerin çıkması ne demek oluyor? Trilyonluk devlet ihalelerinin üzerine mafyacılığın gölgesi düşmüş.
Varsayalım ki, Mesut YILMAZ başkanlığındaki ANASOL-D Hükümeti mafya çetelerini temizledi; bu kirlenmiş siyaset, yeni yeni mafyalar üretmeyecek mi? Ha aristokrat mafya, ha adi mafya?. Aralarında sadece etiket farkı var.
Yalanla, dolanla cukkacılıkla, rant kavgasıyla ne demokratik olur, ne Atatürkçülük, ne de müslümanlık! Hangi kisve altında olursa olsun bunun adı ‘anaforculuk’tur. Hem Müslümanlığı tekelinize alıp kimselere bırakmayacaksınız, hem de partinizin meşru harcamaları için Hazine’den verilen 1 trilyon 250 milyar lirayı cukkalayacaksınız! Hazine’nin parasında yetim hakkı da var. Hani yetim hakkı yemek günahtı?
Anaforculuğu perdelemek için demokrasi havarisi geçinmek başka şeydir; gerçek demokrasiyi kurmak ve sistemi oturtmak daha başka şey…
Devam edecek… Hoşça kalın…

29 AĞUSTOS TOKAT GAZETESİ

administrator

    Related Articles

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir