DEMOKRASİ VE SİSTEM (13)
Bir demokrasinin gelişmesi ve olgunlaşması; o demokrasiyi işleten kurum, kuruluş ve kuralların (normların) sağlıklı olmasına; başka bir ifadeyle demokratik sistemin iyi oturmasına; bundan da önemlisi ülkedeki insanların demokrasiyi benimsemesine, onun bir hak-hukuk ve hürriyet rejimi olduğuna inanmasına ve onun kurallarına uyup korunmasına özen göstermesine doğrudan bağlıdır.
Bir ülkedeki demokrasi, yazılı ve yazılı olmayan kurallarıyla evvela, o ülkedeki insanların beyinlerinde ve gönüllerinde yaşayacaktır. “Neme gerek” bana ne”, “bir ben miyim?” gibi tutumlarla, bırakın demokrasinin gelişmesini, o ülkenin ve o devletin ayakta durması bile zordur.
Ancak yüzde yüz “doğrudan demokrasi” maddeten mümkün ol-
madığından “temsili demokrasi” biçimleri uygulanmaktadır. Bir temsili demokraside yönetimi seçtiği temsilcilere devreden yurttaşların işi bundan mı ibaret olacaktır? Hayır. Tribünde oturan “seyirci yurttaş” değil, “katılımcı yurttaş”, zaman zaman da “oyuncu yurttaş” olunacaktır. Kaldı ki, bir spor karşılaşmasını tribünlerden izleyen seyirciler de yaptıkları olumlu/olumsuz tezahürat, davul-dümbelek-maytap vb. araçlarla da etkilemeye çalışırlar. Ancak onların sahaya inmeleri yasaktır. Demokrasiyi bir oyuna benzetirsek; bu oyunda yurttaşlar, kimi yerde ve zamanda seyirci, kimi yer ve zamanda ise oyuncudurlar.
Demokraside insan öğesi en başta gelir. Çünkü kuralları da kurumları ve kuruluşları da işletecek olan, yasaları da uygulayacak olan nihayet insandır. Hal böyle olunca, törel (etik) değer yargıları ve “siyasi ahlak” çok büyük önem taşımaktadır.
30 AĞUSTOS TOKAT GAZETESİ