DEMOKRASİ VE SİSTEM (45)

DEMOKRASİ VE SİSTEM (45)

DEMOKRASİ VE SİSTEM (45)

Demokratik rejimlere özgü bellibaşlı hak ve hürriyetler, bizdeki demokratik sistem için de aynen geçerlidir. Demokratik hak ve hürriyetlerin kullanımı, bireylere ve topluma birtakım ödevler ve sorumluluklar yükler. T.C. ANAYASI, bir önceki bölümde ana başlıklarıyla saydığımız haklar, hürriyetler ve ödevleri içeren toplumsal sözleşmedir.
Demokrasi, bir haklar ve hürriyetler rejimi olduğu kadar, ödevler ve kurallarla da dengelenmiş sistemin adıdır.
Bu dengenin ülkemizdeki önemi vurgulamak açısından, Anayasamızın 14. maddesini buraya aktarmakta fayda görürüz:
“Anayasa’da yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbiri, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek. Devletin bir kişi veya zümre tarafından yönetilmesini ve sosyal bir sınıfın diğer sosyal sınıflar üzerinde egemenliğini sağlamak veya dil, ırk, din ve mezhep ayırımı yaratmak veya sair herhangi bir yoldan bu kavram ve görüşlere dayanan bir devlet düzenini kurmak amacıyla kullanılamazlar.
Bu yasaklara aykırı hareket eden veya başkalarının bu yolda teşvik veya tahrik edenler hakkında uygulanacak müeyyideler, kanunla düzenlenir.
Anayasanın hiçbir hükmü, Anayasada yer alan hak ve hürriyetleri yok etmeye yönelik bir faaliyette bulunma hakkını verir şekilde yorumlanamaz.”
Türk Devleti ve Cumhuriyetinin varlığı, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü, her şeyden önce gelir. Devlet ve Cumhuriyetimiz tehlikeye düşüp, bölünüp; parçalanması gibi olasılıklar gündeme girdiği takdirde, sistem tartışmaları bir kenara itilir. Devlet ve Cumhuriyet yıkılırsa, demokrasi ve sistem neye yarar ki…
Yıllardan beri süregelen dış destekli bölücü teröre rağmen, TÜRKİYE, demokratik sistemini koruyabilmiş, vatandaşlara Anayasanın tanıdığı hak ve hürriyetler bakımından ‘Olağanüstü Hal Bölgesi’nde bile aşırı kısıtlamalar koymamıştır. Türkiye’nin maalesef kötü komşuları var. Bu kötü komşular (Suriye, Yunanistan, Ermenistan başta geliyor), hem teröre açıkça ve sinsice destek veriyorlar, hem de toprak bütünlüğümüze karşı kötü niyet besliyorlar; hatta toprak taleplerini resmen açıklama cüretini dahi gösterebiliyorlar. Bunun ciddi bir göstergesi, son Suriye krizidir. Suriye ile ipler kopmak üzeredir.
Devam edecek. Hoşça kalın…

7 EKİM TOKAT GAZETESİ

administrator

    Related Articles

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir