By VAHŞİ SALDIRI (6)
“Alma mazlumun ahını Gökten vurur şahını”
Demekten başka çare kalmadı. Mazlum ve mağdur IRAK HALKI’nın imdadına dünyadaki vicdan sahibi insanlardan ve bunların söylem, eylem ve dualarından başka yetişen yok.
Anlı-sanlı dünya devletleri sus-pus. Barbarlığa karşı, uluslararası ve devletler arası bir ittifak kurulup A.B.D ve İNGİLTERE’ye karşı, daha doğrusu saldırgan SAVAŞ ÇETESİ’ne karşı ne caydırıcı bir tavır, ne de hukuki bir yaptırım var.
Hani nerede BİRLEŞMİŞ MİLLETLER TEŞKİLATI, Uluslararası Hukuk Kuruluşları, o meşhur İNSAN HAKLARI ÖRGÜTLERİ nerede?
Emperyalizmin, savaş çetesinin sözcüleri o kadar utanmaz, o kadar ahlaksız ki; binlerce kilometre uzaklardan gelip bağımsız bir ülkeyi işgale kalkışmaları, hunharca bombalamaları yetmezmiş gibi, bir de üstelik, vatanlarını savunan, kendi yurtlarında onur ve namuslarını korumak için savaşan, kendi yurtlarında onur ve namuslarını korumak için savaşan, nefsi müdafaa yapan insanlara “terörist”, “çete”, “terör grupları” gibi suçlayıcı sıfatlar kullanarak akla zarar veriyor, zihinleri çarpıtıyor, en aşağılık dereceye düşebiliyorlar.
Şimdi savaşın 12. gününde dünyadaki vicdan sahibi bütün insanlar olan biteni daha bir uyanık bilinçle düşünüyor ve sorguluyor. Dünyanın dört bir yanında her gün sokaklara dökülen, meydanlara toplanan milyonlarca insan vahşi saldırıyı ve savaş çetesini protesto ediyor.
Hani saldırının hedefi SADDAM idi? Hani Irak’ı yıllar yılı yöneten Saddam Hüseyin’i ve EL-BAAS partisini devirip IRAK’a DEMOKRASİ getirilecekti? Hani Saddam Hüseyin diktatör idi? Şu anda, Irak halkının cesur lideri ve Arap dünyasının kahramanı SADDAM değil mi? Şayet, Saddam Hüseyin zalim bir diktatör idi ise, Irak halkının, kendilerine özgürlük ve demokrasi vaad eden süper güçleri çiçekler ve şarkılarla karşılamaları gerekmez miydi?
1 NİSAN TOKAT GAZETESİ
