19 MAYIS 1919 ÖNCESİ ve SONRASI…
Tarih; 16 MAYIS 1919 sabah saatleri… YER: Erkanı Harbiye-i Umumiye Reisliği (Genelkurmay Başkanlığı) İSTANBUL… ŞAHISLAR; Cevat Paşa (Genelkurmay Bşk.), Fevzi Paşa (Mareşal Fevzi ÇAKMAK, Eski Genelkurmay Bşk.) ve aynı günün akşamı BANDIRMA VAPURU ile SAMSUN’a hareket edecek olan büyük kurtarıcı, ulu Önder MUSTAFA KEMAL PAŞA… GENEL DURUM ve GÖRÜNÜŞ.
İngiliz-Fransız donanmaları ve askerleri İstanbul’da, Adana ili Fransızların; Urfa, Maraş. Antep İngilizlerin eline geçmiş. Antalya ve Konya’da, İtalyan askeri birlikleri, Merzifon ve Samsun’da İngiliz askerleri bulunuyor. Her yanda yabancı subay ve özel adamları çalışmakta. Ve bir gün önce de YUNAN ordusu İZMİR’e çıkmış.
Bundan başka, yurdun dört bir yanında, Hristiyan azınlıklar gizli, açık, özel istek ve amaçlarının güvenle sağlanmasına, devletin bir an önce çökmesine çaba gösteriyorlar. ERMENİ hazırlığı da tümden Rum hazırlığı gibi ilerliyor. TRABZON ve havalisinde PONTUS CEMİYETİ emelini gizlemeden çalışıyor. İSTANBUL RUM PATRİKLİĞİNDE kurulan MAVRİ MİRA KURULU, illerde çeteler oluşturmak ve yönetmekle, gösteriler ve propagandalar yaptırmakla uğraşıyor: Ve iş birlikçi denebilecek konumdaki KÜRT TEALİ CEMİYETİ, TEALİ-İ İSLAM CEMİYETİ, SULH VE SELAMET DERNEĞİ gibi örgütler. Bunlar yanı sıra, İNGİLİZ mandasını (güdümünü) isteyen İNGİLİZ MUHİPLERİ CEMİYETİ; AMERİKA güdümünü isteyen bir takım etkili kişiler; ve güdümcülere destek çıkan bir kısam basın (Mütareke Basını).
Bütün bunlara karşın İSTANBUL’da ve ANADOLU’nun dört bir köşesinde gerçek kurtuluşun çarelerini düşünen, onurlu, yurtsever insanlar… Bunların kurduğu MÜDAFAA-İ HUKUK-İ MİLLİYE CEMİYETLERİ…
Şimdi yazımızın başına dönelim: Adları anılan üç kişinin bulunduğu odada ne konuşulmuştu? ATATÜRK anlatıyor: “Masa üstünde bir harita vardı. Fevzi Paşa’nın gözlerinden, yüzünden ve tavrından çok dolgun olduğunu anlıyordum. Cevat Paşa’nın ne düşündüğünü de bir gece önceki Sadaret Konağındaki buluşmamızdan biliyordum.
Fevzi Paşa’ya dedim ki: “-Paşam vaziyeti nasıl mütalaa ediyorsunuz?” Gök gürler gibi bağırarak; “-Anlamıyorum ki efendim… dedi (ve sağ elinin şahadet parmağı ile hartada İSTANBUL noktasını göstererek) buradaki rahatımızı feda etmemek için koskoca memleketi veriyoruz. Bu ne akıldır?” İçimden sevindim ve daha ferahladım. Cevat Paşa da: “-Öyle oluyor!” der gibi bakıyordu. Arkadaşlara şöyle söyledim: “Hakikat sizin dedikleriniz ve düşündüklerinizdir. Ben buna ispat etmek için ANADOLU’ya gidiyorum. Yalnız sizlerden bir şey bekliyorum: bana yardım edeceksiniz” “-Tabii.. Evet…”
MUSTAFA KEMAL PAŞA, 19 MAYIS 1919’da SAMSUN’a ayak bas-
tığı an kafasında bir tek karar vardı: O da ulusal egemenliğe dayanan, kısıntısız, koşulsuz, bağımsız yeni bir TÜRK DEVLETİ kurmak. Bu kararın dayandığı en güçlü düşünüş ise şu idi: “Temel ilke, TÜRK MİLLETİ’nin saygın ve şerefli bir ulus olarak yaşamasıdır. Bu temel ilke ancak tam bağımsız olmakla sağlanabilir.
Bugün, 19 MAYIS 1919’un 86. yıl dönümünde, başta ulu önder ATATÜRK, aziz şehitlerimiz ve gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anarken, onların bıraktığı kutlu emanete canla başla sahip çıkarak, çok çalışıp TÜRKİYE CUMHURİYETİ’ni yükselterek ve asla hıyanete meydan vermeyerek kutlamaya hak kazanabileceğimize inanarak
“GENÇLİK ve SPOR BAYRAMI”nı can-ı gönülden kutluyorum.
19 MAYIS TOKAT GAZETESİ