TÜRKLER ÇILGIN MI?
“Geliyor Geliyor ÇILGIN TÜRKLER Geliyor!” savsözü (sloganı), son günlerde, FRANSA Ulusal Meclisi’nin sözde Ermeni soykırımının reddini suç sayan yasasına karşı Ulu önder ATATÜRK’ün İstiklal ve Cumhuriyetimizi emanet ettiği TÜRK GENÇLİĞİ’nin tepkileri arasında çarpıcı bir uyarı olarak haykırılmıştı. Aynı günlerde (11 EKİM 2006) “ŞU ÇILGIN TÜRKLER” romanının ünlü yazarı Turgut ÖZAKMAN, MİLLİ MÜCADELE’yi, bunun nasıl yüce bir destan olduğunu anlatan konferansını vermek üzere TOKAT GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ salonunda, ulusalcı-milliyetçi bir dip dalgasını andıran bilinçli bir coşkuyla yerini almış üniversiteli gençlere ‘Nerede ATATÜRK yolundan ayrıldıysak orada duvara çarptık’ diyordu.
“ŞU ÇILGIN TÜRKLER” romanı, NİSAN-2005’teki ilk basımından itibaren geçen bir-buçuk yıl içinde 40. basımları aşarak en çok satan kitap, (best-seller) listesinde zirve yapmıştı. Elbette ki bu zirveye tırmanışın mantıklı bir nedeni vardı. Şu son 15-20 yıllık süreçte TÜRKİYE’mizde aşırı borçlanma (şu anda iç ve dış borç toplamı 350 milyar Dolar), yolsuzluk, talan ve bölücü terörizm gibi çok kötü gelişmeler yanısıra kalkınma ve ekonomik büyüme yolunda da olumlu adımlar atılmaktaydı.
Emperyalist sömürgeci politikalarından hiç şaşmayan BATI gözünde TÜRKİYE, iştah kabartan 75 milyonluk bir pazar, zengin kaynaklarına ve topraklarına el koyabilmek için de parçalanmasında sakınca görülmeyen büyük bir ülke idi. Onlara göre bu ülke, Türklere bırakılmayacak kadar büyüktü. Bu kötü niyetlerini zaman zaman açıkça söyleyecek kadar da küstah idiler.
A.B.D.’ nin BOP’u (Büyük Ortadoğu Projesi) ile AVRUPA’nın AB projesi şeklinde alttan alta, bazen sinsi bazen açık uygulanan planlarla ÜLKEMİZ, onlar için bazen rekabet, bazen de paylaşım için işbirliği yaptıkları çok verimli ve çok geniş bir alandı. Hedeflerine ulaşmada bölücü terörizm şeklinde düşük yoğunluklu bir savaş ile gerçek İslam’ın yasakladığı fitneye yol açan irticayı da birer araç ve kaldıraç gibi kullanıyorlar. Ve çok yazıktır ki bu yolda yerli işbirlikçilerini de rahatlıkla bulabiliyorlar.
İşte, Kuva-yı milliyeci yazar Turgut ÖZAKMAN, 11 Ekim günü TOKAT’ta gençlere bütün bu gelişmeleri, bu sinsi oyunlar ve tuzaklara karşı ne yapmamız gerektiğini MİLLİ MÜCADELE’den örnekler vererek bir bir anlattı ve çılgınca alkışlandı.
Aslında TÜRKLER, çılgın mılgın değildirler. ‘Şu Çılgın Türkler’ sözü, atalarımız İSTİKLAL SAVAŞI’na başlarken, emperyalist BATI’nın politika merkezlerinde, Türkler’in milli mücadeleye kalkışmasını çılgınlık olarak niteleyen bir yakıştırma olarak söylenmişti.
TÜRK İSTİKLAL SAVAŞI, çılgınlıkla değil, büyük bir iman gücü ve vatanseverlikle, akıl, bilim ve fenle kazanılmıştı.
20 EKİM TOKAT GAZETESİ