GAZETESİ GIDA GÜVENLİĞİ
İnsan sağlığının en başta gelen güvencelerinden biri hiç kuşkusuz ‘gıda güvenliği’dir. Gıda güvenliği daha çok son yıllarda konuşulan bir kavram olmuştur. Bu kavram, gıda maddelerinin hazırlanışından itibaren başlayıp tüketicinin sofrasına gelmesine dek uzanan bir süreci kapsamaktadır. Gıda güvenliği, tam ‘güvenilir’ anlamda sağlanmadan ‘bilinçli beslenme’ nin de istenildiği gibi gerçekleşmesi sözkonusu olamaz.
Gıda güvenliğinin sağlanması, gıda maddeleri üreten işyerlerinde kalitenin ve sağlıksal (hijyenik) koşulların iyileştirilmesiyle birincil derecede ilişkilidir. Gıda maddeleri sadece gıda endüstrisi sektöründe üretilmekle kalmıyor; geleneksel üretim ortamlarından da alınıp doğrudan çarşı-pazarda tüketicilere sunulan çok geniş bir arz-talep alanına sahip oluyor.
Örneğin; temel gıda maddelerinden biri olan peynirin tüketiciye sunumunda o geniş alanı görmekteyiz. Peynirin hazırlanışı ve piyasaya arzı, ‘pastörize’ ‘tuzsuz-taze’ ve ‘salamura’ şekillerinde olmaktadır. Tabiî ki burada zararlı bakterilerden arınmışlık bakımından en güvenilir olanı ‘pastörize peynir’ dir. Tuzsuz ya da salamura peynirin hijyenik bakımdan güvenilir olmasının şartı ise, 6 (altı) aylık süreyle tuza yatırılmış olması ve ancak bundan sonra yenmeye başlanmasıdır. Peynir tüketiminde hijyenik koşullara uyulmadığı taktirde ne olur? ‘Brucella’ ya yakalanma riskiyle karşı karşıya kalınır.
‘Brucella’ deyip geçmeyelim. Brucella, teşhisi ‘ileri test’ yöntemiyle konulabilen, zahmetli ve tedavisi uzun süren bir hastalıktır. İnsana nasıl bulaşıyor? Brucella hastası olan hayvandan sağılan süt, kaynatılmadan peynir yapılıp da bu peynir altı ay salamurada kalmadan yenirse hastalık dâvet edilmiş oluyor.
Tarım ve KÖYİŞLERİ Bakanlığı’nın “ Güvenilir Gıda Sağlıklı Yaşam” kampanyasıyla “Alo-174 Gıda hattı” 14 ŞUBAT 2009’da hizmete girdi. “Alo-174” bilhassa tüketiciler açısından denetleyici bir rol oynayabilir. Ancak esas itibariyle, sağlıklı ve güvenli gıda için tüketicilerin, üreticilerin, devletin biri diğerini uyarıcı nitelikte ortak bir sorumluluğu vardır.
Gıda güvenliğinin sağlanmasında düzenleyici, bilgilendirici ve denetleyici olarak Devletin ilgili birimlerinin ve Belediyelerin üzerine düşen görevler çok daha önceliklidir.
26 MAYIS TOKAT HABER