YARIN ÇOK GEÇ OLABİLİR
Reşadiye ilçemizin Sazak belinde (7) askerimizin şehadetleri olayının üstünden bugün itibariyle (11) gün geçti. Bu olay hakkında, ülke genelinde medya başta olmak üzere bütün siyaset ve toplum kesimlerinde ‘komplo teorileri’ dahil, herhalde söylenmeyen ve yazılmayan birşey kalmamıştır. Çünkü olay öylesine iddialı bir sürecin ortasında patlamıştı ki memlekette tam bir şok etkisi yaratmıştı. Neydi o çok iddialı sürecin adı: ‘ demokratik açılım’.
Hani son aşamada ‘milli birlik ve kardeşlik projesi’ denilip de ülkede güneydoğu illerimizin başını çektiği bir kargaşa ortamına düşüldüğü görülünce işin öncesinde ‘kürt açılımı’ lâfıyla başlatılan ‘ demokratik açılım’ son olarak ‘milli birlik ve demokratik açılım’ söylemine dönüşmüştü.
Ancak ne var ki, söz konusu açılıma yüz kere ‘milli birlik’ bin kere de ‘ kardeşlik’ desek sonuç değişmeyecek. Çünkü karşı tarafta böyle bir algı ve açılım yok! Ne PKK’da böyle bir niyet var, ne de birkaç gün önce Anayasa Mahkemesi kararıyla kapatılan DTP’de. Hatta bunları destekleyen bir kısım vatandaş kitlesinde de maalesef öyle bir algılama yok.
Artık açık ve net, kesinkes ortaya çıkmıştır ki ‘bölücü cephe’ ne ‘milli birlik’ istiyor, ne ‘kardeşlik’, ne de ‘demokratik açılım’!.. Artık bu milleti kandırmaktan vazgeçin. Daha doğrusu boşuna kendi kendimizi kandırıyoruz. Doğruyu ve gerçeği korkmadan söyleyebilsek memleket namına en hayırlısı olacak.
Şeksiz şüphesiz, yalın gerçek şudur: 07 ARALIK 2009 Pazartesi günü, TOKAT’ın Reşadiye-Sazak belinde haince pusu kurup yedi askerimizi öldüren terörist örgüt öyle sıradan, gelip geçici bir eylem yapmış olmuyor. 20 TEMMUZ 1984’de, yani bundan 25 yıl önce Eruh ve Şemdinli baskınlarıyla (ki doğrudan hükümet konaklarını ve polis karakollarını hedef almıştı) ve bugünlere dek (25yıl boyunca) ne yaptıysa yine onu yapıyor. Ve şunu istiyor: Ellerindeki haritaya göre güzelim vatanımızın bir bölümünde önce ‘federatif-özerk yönetim’, daha sonra da A.B.D. desteğinde IRAK’ın kuzeyinde kurulmuş olan özerk Kürt yönetim bölgesiyle birleşecek bağımsız bir Kürdistan kurmak.
Ortada sıradan bir terör değil, terörizmi de en acımasız şekilde ve gerilla ( vur-kaç) taktiklerini kullanan bir savaş cephesi var. TSK, son olayı ses kayıtlarıyla deşifre etti. Orada ne diyor terörist grup: ‘ Düşmanı imha ettik’. Düşman dediği kim? Türk askeri, TSK ve Türkiye Cumhuriyeti.
Gerçek bu. Ve bu gerçeğin son uyarısı şudur: YARIN ÇOK GEÇ OLABİLİR!.
18 ARALIK TOKAT HABER GAZETESİ