By 23 NİSAN ve Emperyalizmin Tarihî Yanılgısı
Bugün, Türk Tarihi’nin dönüm noktalarından birinin yıldönümüdür. Ama nasıl bir dönüm noktası ve nasıl bir yıldönümü? Bundan tam 90 yıl önce, 23 Nisan 1920’de ne olmuştu?
Hani o şaşaalı, o parıltılı devirleri çok gerilerde kalmış, bir ayağı Avrupa’da olduğu halde, orada XV. yüzyılda başlayıp iki yüzyıl süren ‘rönesans’ ve ‘reform’ dönüşümlerini seyretmekle yetinmiş. XVII. yy. ‘keşifler çağı’na aldırmamış, XVIII. ve XIX. yy. ‘sanayi devrimi’ ni ıskalamış; vaktiyle üç kıt’aya yayılmış, ama son yüzelli yıllık süreçte yenile yenile, küçüle küçüle İstanbul ve Anadolu’ya sıkışmış Devlet-i Alî Osmanlı, I. Dünya Savaşı’ndan da yenik çıkarak 30 Ekim 1918’de düvel-i muazzama ile Mondros mütarekesini imzalamış ve arkasından İstanbul ve Anadolu’nun işgali başlamıştı.
O tarihte, düvel-i muazzama denilen emperyalist devletler, Osmanlı Devleti’ni yok etmekle kalmayıp, bu devleti kuran Türk Milleti’ni de egemenlikleri altına alarak ‘Tarih’in çöp sepetine atmaya kalkışmışlardı.
Ancak, emperyalistlerin ‘büyük tarihi yanılgı’ları da işte o andan itibaren başlamıştı.
Yanıldıkları şey, ‘tarih’in seyrini değiştirecek ve emperyalizme ilk tokat ANADOLU’da atılacaktı. Onların büyük yanılgısı, Anadolu İhtilali ve Türk İstiklal Savaşı idi. Yanıldılar ve yenildiler. Zafer; 19 MAYIS 1919’da millî mücadeleyi başlatmak üzere SAMSUN’a çıkan MUSTAFA KEMAL PAŞA’nın, 23 NİSAN 1920’de ‘egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ söylemiyle ANKARA’da toplanan T. B.M.M.’nin, KUVA-YI MİLLİYE, ORDU ve MİLLET’in birliğinden doğan yenilmez bir iradenin eseri idi.
O irade neden yenilmezdi? Çünkü, vatanlarını savunmak, şeref ve haysiyetlerini kurtarmak için ‘Ya İstiklal, ya ölüm! diyen bir inançla savaşan ulusların yenildiğini ‘tarihler’ yazmıyordu.
Ne var ki, emperyalizmin 90 yıl önceki yanılgısı, ‘Tarih’ce sabit olmakla beraber, sömürgeci siyasetleri değişmiş değildir. Değişen nedir? Strateji ve yöntemleri değişmiş olabilir. Zamanımızda işbirlikçileri var, medyaları var, etki ajanları var, vakıfları var, fonları var, taşeron terör örgütleri bile var. Ve bu kez yenilmeyeceklerini düşünüyorlar. Ancak, yanılgıları yine değişmeyecek.
Çünkü bu ülke hâlâ ‘biz emperyalistleri yeneriz’ özgüveni ve inancına sahip onurlu insanların yaşadığı ve yaşayacağı ülkedir.
Bugün, atalarımızın bizlere ve çocuklarımıza armağan ettikleri kutlu bir tarihin 90. yıldönümüdür. Bağımsızlığın ve özgürlüğün sembolü olan, ‘MİLLÎ EGEMENLİK ve ÇOCUK BAYRAMI’ hepimize kutlu olsun.
23 NİSAN TOKAT HABER GAZETESİ
