BASIN ŞEHİTLERİMİZİ ANIYORUZ
Bilindiği üzere, dünyaca veya ülkece kabul edilmiş belirli gün ve haftalarda özel anma ve kutlamalar yapılır. Çeşitli meslek erbabının da böyle özel günleri vardır.
Gazeteciler camiasının özel günleri olarak; ‘’3 MAYIS Dünya Basın Özgürlüğü Günü’’, ‘’11 EKİM Dünya Gazete Dağıtıcıları Günü’’, ülkemiz özelinde ise ‘’24 TEMMUZ Basından Sansürün Kaldırılışı Yıldönümü ve Gazeteciler Günü’’, ‘’10 OCAK Gazeteciler Bayramı’’, ‘’14 EYLÜL Yerel Basın Günü’’, ‘’6 NİSAN Basın Şehidleri Günü›› olduğunu biliyoruz.
Basın Şehidlerimizin özel bir günle anılması elbette ki çok anlamlıdır. En azından vefa duygusunu yaşatmanın insani ve mesleki dayanışmanın önemini simgelemesinin ötesinde, toplumun ilgi ve dikkatinin, basın ve gazetecilerin her devirde karşılaştıkları ciddi sorunlar üzerine çekilmesine de vesile olabilir.
İşin aslında ‘’basın hürriyeti’’ ya da daha güncel bir ifadeyle ‘’iletişim özgürlüğü’’, sadece basının ve gazetecilerin işlev ve görevleri yönünden özgürlüğünü değil, tüm toplumun haber alma ve bilgi edinme hakkını da temsil eder. Dolayısıyla bağımsız ve tarafsız basına yapılacak her türlü baskı ve tehdit, aslında tüm toplumun hak ve hürriyetine de yönelmiş demektir. Basın tarihi bunun örnekleriyle doludur.
‘’6 NİSAN’’ gününün Ülkemizde ‘’Basın Şehidlerini Anma Günü’’ kabul edilmesi; 06 NİSAN 1909 tarihinde, İSTANBUL›da ‘’SERBESTÎ’’ gazetesinin başyazarı Hasan Fehmi’nin GALATA köprüsü üzerinde kimliği meçhul kişilerce, daha doğrusu hür düşünceye ve eleştiriye tahammülü olmayan karanlık odaklarca öldürülmesinden dolayıdır.
Bu olayın kamu vicdanındaki yansıması, gazeteci Hasan Fehmi’nin o tarihten beri bir basın şehidi kabul edilmesinin ötesinde, basın tarihimizde, ne yazık ki benzer şekilde kaybettiğimiz daha birçok gazetecimizin de anılmasına ve olayların üzerinde derinliğine düşünülmesine vesile olmalıdır.
Bu vesileyle tüm basın şehitlerimizi rahmet ve hürmetle anıyoruz.
6 NİSAN TOKAT HABER GAZETESİ