ÇOK ÖNEMLİ BİR KONFERANS
TÜRK OCAKLARI TOKAT ŞUBESİ ile ERMENİ ÇETECİLERİ KATLİAMINA UĞRAMIŞ MAĞDURLAR DERNEĞİ iş birliğinde,
28.04.2007 Cumartesi günü, saat:14:00’de GOÜ Şehir Yerleşkesi Konferans Salonu’nda düzenlenen, Devlet Arşivleri Genel Müdürü Doç. Dr. Yusuf SARINAY tarafından sunulan ‘Belgelerle Ermeni Meselesi ve Gerçekler’ konulu konferans, çoğunluğu ÜNİVERSİTE gençleri, askerler ve aileleri olmak üzere her kesimden insanın çok yoğun katılımlarıyla gerçekleşti.
Konferansın konusu ve anlatımı öylesine önemliydi ki; bugün aziz vatanımızın bölünme ve parçalanma tehdidi ve tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğu; memleketin gerçek aydınları, ulusalcı ve milliyetçileri, laik-demokratik Cumhuriyet’e bağlı tüm yurttaşları, gerçek İslamiyet’i özümsemiş inanç sahipleri, “Hepimiz Mustafa Kemaliz, hepimiz Mustafa Kemal askerleriyiz, ‘Tam bağımsız Türkiye’ ve nihayet ‘Hepimiz Türk’üz’ diyenler tarafından, bilhassa son birkaç yıldır iyice anlaşılmış ve dillendirilmişken; tarihi gerçekleri çarpıtarak, bir soykırım yalanını Türk Milleti’nin ak ve pak alnına kara bir leke gibi çalarak, dün de bugün de kanlı olan kendi ellerini temizleyeceklerini sanan emperyalist odaklara verilmiş veya verilecek derslerin tanımlanmasını ve gerçekleşmesini öngörmekteydi.
Öngörüsü böylesine ağırlıklı olan bir konunun anlatımını üstlenmiş bir kişinin, bir ‘misyon’ sahibinin donanımını ve idealizmini taşıması da beklenirdi ki, söz konusu konferansın sonunda, Devlet Arşivleri Genel Müdürü Doç. Dr. Yusuf SARINAY, salonu dolduran katılımcıların beklentilerine her iki açıdan da cevap verebilen düzeyde olduğunu fazlasıyla göstermişti.
Varılan sonuç itibariyle; bir kere, T.C. Başbakanlık Devlet Arşivleri’nin ‘Ermeni sorunsalı’ noktasında her türden soruya ve kuşkuya yanıt verecek belgesel birikim ve kapasiteye sahip olmanın özgüveniyle kapılarını dünyaya açmış olduğunu; şu anda 90 farklı ülkeden yabancı araştırıcıların istedikleri her bilgi ve belgeye rahatlıkla ulaşabildiklerini;
Gerçekliği tartışılmaz nitelikteki belgeler bağlamında, bırakın Sözde Ermeni soykırımı iddiasının emperyalist planlı bir yalan olmasını, asıl katliama uğrayanın Ermeniler değil, Türkler olduğu, 1880-1919 arasında İngiliz, Fransız ve Rus kışkırtmasıyla azdırılmış Ermeni çetelerinin toplam 524 bin Türk’ü, daha çok köy baskınlarıyla, sistemli bir şekilde öldürdükleri, bunların isim isim, tarih tarih tesbit edildiğini;
1975-1984 arasında emperyalizmin maşası Asala örgütünün onlarca masum diplomatımızı katlettiğini unutmadığımızı; 1992 yılında Azerbaycan’ın Karabağ bölgesinde Rus askeri desteğiyle Ermeni çetelerince binlerce sivil Azeri Türkü’nün vahşice öldürüldüğünü, (Hocalı katliamı), yüzbinlerce Türk’ün de yurtlarından sürüldüğünü;
Anadolu’da 900 yıl birlikte yaşama olgunluğunu göstermiş Türklerle Ermenilerin ne olmuş da son yüzyıl içinde boğaz boğaza geldiklerini; halkları birbirine düşüren emperyalizmin tarihsel gerçekleri bir kenara iterek, onlarca ülkenin sözde soykırım yasaları çıkarmalarına yol verdiğini; bu süreçte Türklerin suskunluğunu suçluluk gibi görüp ‘günah keçisi’ yapmak istediklerini;
Biz hesap sormayınca, onların hesap sorar konuma geçtikleri; Ermeni Diasporası’nın ekonomik ve politik anlamda adeta bir soykırım endüstrisi kurmalarına mukabil, bizim nisbeten artan kitap yayınları ve kısa metraj belgeseller dışında henüz dünya vizyonuna girecek bir film bile yapmadığımızı;
Şanlı ecdadımıza, büyük Türk Milletine ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne sürülmek istenen kara lekeden, ileride doğabilecek maddi ve manevi sonuçlarıyla birlikte mutlaka kurtulmamız gerektiğini;
Daha bir bilinçlenmiş olarak anlamak, değerlendirmek ve artık çok daha etkin (aktif) politikalar yürütmek zorundayız.
1 MAYIS TOKAT GAZETESİ