By DEMOKRASİ VE SİSTEM (42)
Mevcut demokratik sistemin elbette birçok eksiği ve gediği var. Öyleki sistemin yeniden yapılandırılması, Türkiye gündeminin tartışılan bellibaşlı konularından biridir. Bu konuya zaman zaman bu köşeden biz de girdik yine de gireceğiz. Ancak, şu anda vurgulamak istediğimiz başka bir nokta var.
Yürürlükteki Anayasa ve kanunlarımız ve devlet kurumlarımız yurttaşlara, yöneticilere, siyasi parti üyelerine, parti başkanlarına, belediye başkanlarına, milletvekillerine, bakanlara, başbakanlara;
- Vurgun, soygun, yolsuzluk yapın; yapanlara da göz yumun mu diyor?
- Birtakım işadamlarına veya paravan şirketlere siyaset ve mafya bağlantılı şekilde krediler açın, sonra da bunları aranızda buharlaştırın diye tavsiyede mi bulunuyor?
- Kısa zamanda köşe dönmenin yollarından biri de politikaya atılmaktır gibisinden öğütler mi veriyor?
- Muhalefetteyken yaptığınız vaadleri iktidara geçince unutun, ipe un serin veya idare-i maslahat mı edin diyor?
- Zam-faiz-enflasyon döngüsü Türkiye halkının kaderidir; bu kısır döngüden kolay kolay kurtulamazsınız kabilinden hüküm mü bildiriyor?
- Enflasyonu önce yükseltip sonra birazcık düşürerek halkı oyalayın veya seçim zamanları ‘biz başa geçersek enflasyonu 1.52 yılda %10’a düşürürüz’ diye esip savurun mu istiyor?
- Vatandaşlara, yalancı ve talancıları veyahut ‘halkı din, mezhep, etnik köken ve bölge farkları nedeniyle kin ve düşmanlığa’ tahrik edenleri “Türkiye seninle gurur duyuyor!” pankartları ve sloganlarıyla karşılayın diye baskı mı yapıyor?
- Herkes, fırsat bu fırsat deyip birbirini söğüşlesin, elindeki mal ve hizmete keyfi zamlar yaparak enflasyonu bir de böyle azdırın şeklinde akıl mı veriyor?
- Dışardan sürekli borç alın ve bu dövizleri gelişigüzel kullanın mı diyor?
- Türkiye’de dini istismar ederek inananlar/inanmayanlar veya laik/antilaik gibi yapay ayrılıklar yaratarak, en tehlike li bölücülüğü yapmanız, hatta iç savaş davetiyesi çıkartmanız için izin mi veriyor?
Devam edecek. Hoşça kalın…
3 EKİM TOKAT GAZETESİ
