By EĞİTİMDE ASIL MESELE (2)
Yaygara ve şamata yapılarak, eğitim ve öğretim işinde bir yere varılamaz. Eğitim meselesi, siyasi kavga konusu olamaz.
Biz burada, şu günlerde kanunlaşması bekleyen “8 yıllık kesintisiz temel eğitim” tasarısı üzerinde, kendimizi bir eğitim uzmanı yerine koyup ahkâm kesecek değiliz. Yalnız çağdaş dünyada genel-geçer kural olmuş bir gerçek var ki o şudur: Bütün çocukların, kız-erkek ayırımı yapmadan 8 yıllık temel eğitimden geçmeleri, kişilik kazanmaları, 6 ila 14 arası çağlarında ağır işlerden ve her türlü istismardan masun kalmalarıdır. Tüm çocuklara bu hizmeti sunmak, onları hayata ve geleceğe en iyi şekilde hazırlamak, sosyal devletin temel görevidir.
Aslında eğitimin sınırı yoktur. Eğitim, her insanın doğduğu andan itibaren, hatta doğumundan önce başlıyor. Çocuğun doğduğu ve büyüdüğü ortam, aile yuvası, kreş, anaokulu ve çocuk yuvası, yetiştirme yurdu gibi mekânlar da okuldur. Veya okul öncesi okul diyebiliriz.
Bir ülkenin en büyük zenginliği, iyi yetişmiş insan gücüdür. Bu da eğitimde kaliteyi tutturmakla olur. Eğitim de kalite yoksa, dünya standartlarına ulaşılamıyorsa, etim sürelerinin şu kadar veya bu kadar olmasının da pek önemi kalmaz. Ama temel eğitimsiz de hiç olmaz.
Koskoca bir ülkenin milyonlarca çocuğunun eğitim meselesi, sadece bir çeşit okula, mesela İmam-Hatip’e veya Kur’an-Hafız kurslarına indirgenemez. İmam-Hatip okullarına giden çocuk sayısı, Ülkemiz çocuklarının sadece %5’idir. Bir de bunlar güya kapatılıyormuş diye kopartılan fırtınaya bakınız. “Sekiz yıl kesintisiz temel eğitim” kanunu yürürlüğe girdiğinde, diğer bütün okulların orta kısımları gibi İmam-Hatip okullarının da sadece orta kısımları kapatılıp temel eğitime dâhil edilecek. İmam-Hatip Liseleri, öbür meslek liseleri ve klasik liseler gibi aynen devam edecek. DİYANET’in Kur’an-Hafız Kursları da aynen devam edecek. İmam-Hatip ortaokulunda 3 yılda okunan Arapça ve Kur’anı-Kerim derslerinin toplam saat olarak daha fazlası, İmam-Hatip Liseleri’nin hazırlık sınıflarında verilecek. Ee, daha ne istiyoruz?
Sonra filan okullar milletin veya halkın okulu da, öbür okullar kimin okulu? Hepsi bu milletin okulu. Milletten toplanan vergilerle kuruluyor ve çalışıyor? Araçlarını, gereçlerini, öğretmenlerinin maaşlarını kim ödüyor?
Devamı yarın. Hoşça kalın…
17 AĞUSTOS – TOKAT GAZETESİ
