By GAZETESİ TOP ORTADA
TÜRKİYE’de gündem çok hızlı değişiyor.
C.H.P., D.Y.P ve F.P. HÜKÜMET hakkında “gen soru önergesi” verdiler. ANAYASA’nın 99. maddesi gereğince, Bakanlar Kurulunun veya bir bakanın düşürebilmesi maksadına yönelik gen soru önergesi, bir siyasi parti gurubu adına veya en az yirmi milletvekilinin imzasıyla verilir. Mesut YILMAZ başkanlığındaki ANASOL-D azınlık Hükümeti hakkındaki gensoru, üç siyasi parti gurubu tarafından verilmiştir. Hükümeti dışardan destekleyen ve bugüne dek Hükümeti ayakta tutan C.H.P de desteğini resmen çekmiş oluyor. C.H.P. Genel Başkanı Deniz BAYKAL’ın ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Mesut YILMAZ’a yönelttiği eleştirilerin dozu bir hayli sert. Hükümetin küçük ortağı D.T.P.’nin genel başkanı H. CİNDORUK da ‘Bu hükümet fiilen bitmiştir’ dedi.
Gözaltındaki işadamı Korkmaz YİĞİT’in daha önceden doldurduğu bir bandın 10 KASIM 1998 akşamı KANAL-6 ve KANAL-E’den yayınlanmasıyla beraber ortalık karıştı. Kim gerçeği örtüyor, kim saklıyor, kim tam olarak açıklıyor, belli değil.
Korkmaz YİĞİT’in yayınlanan, bandıyla ilgili olarak 11 KASIM 1998 günü KANAL-D’de, gazeteci Uğur DÜNDAR’ın yönettiği özel ARENA programına Başbakan Mesut YILMAZ ve C.H.P. Genel Başkanı Deniz BAYKAL katıldılar. Saat: 22.00’de başlayıp 12 KASIM Saat:04.00’e kadar 6 saat süren canlı programda Mesut YILMAZ’a yöneltilen sorular sırasında, Korkmaz YİĞİT’in kendini savunmuş ve bir bakıma da intikam alma maksadını güden kasetle bağlantılı olarak; ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Güneş TANER, Milletvekilleri Cefi Kamfi ve Hayri Kozakçıoğlu, İşadamı Kamuran Çörtük ve Korkmaz Yiğit’in kardeşi Gürbüz YİĞİT’le de canlı telefon bağlantıları kuruldu.
Özel ARENA programına niçin gerek görülmüştür? Korkmaz YİĞİT bandının Medya gündemine çıkmasıyla beraber, Başbakan Mesut YILMAZ, bir komplo ve şantajla karşı karşıya olduğunu bildirmiş, CHP Genel Başkanı Deniz BAYKAL ise, ‘Mesut YILMAZ ve Güneş TANER Korkmaz YİĞİT’le Alaattin ÇAKICI arasındaki ilişkiyi bildikleri halde TÜRKBANK’ın ihalesine K.YİĞİT’in girmesine izin verildiğini’ iddia etmiştir.
Başbakan Mesut YILMAZ, kendisine yöneltilen soru ve iddialara cevaben özetle şunu dedi: “Ben, ‘temiz toplum-temiz siyaset” sözü vererek işbaşına geldim. Hükümet olduğumuz 16 aylık sürede bedeli ağır bir mücadele verilmiştir. Bir sürü mafya lideri, çete ve tetikçi yakalanmıştır. TÜRKBANK’la ilgili özelleştirmenin şaibeden ve mafya gölgesinden uzak olması için elimizden geleni yaptık. Sonuçta TÜRKBANK’la ihalesi iptal edilmiştir. Mafya ve çetelerle mücadele özel bir uzmanlık gerektiriyor. Bunlar devlet kurumlarına da sızmış. 6 KASIM 1996’da başlayan SUSURLUK sürecinde, REFAHYOL Hükümeti zamanında bir arpa boyu yol alınmamıştır. Mafya-Çete ikilisinin üzerine biz gittik. Hükümetimiz, bölücü terör, irticai terör ve mafya terörüne karşı üç cephede birden savaşıyor. Mal varlığını kuruş kuruş inceliyor. Mal varlığı didik didik incelenen benden başka lider yok. Benim yanlış bilgilenmem, eksik bilgilenmem olabilir; ama hiç yalan söylemedim.”
Peki şimdi ne olacak? Hükümet hakkında gensoru verilmiştir. Gensorunun gündeme alınması, görüşülmesi ve oylanması süreci, Anayasamıza göre en erken 8 günde, en geç 21 günde sonuçlanır. Hükümetin düşürülebilmesi, MECLİS üye tamsayısının salt çoğunluğuyla olabileceğinden 276 milletvekilinin gensoruya ‘kabul oyu’ vermesi gerekiyor. Öyle gözüküyor ki, bu Hükümet düşerse, kurulacak yeni bir hükümet seçim hükümeti olur ve genel milletvekili seçimleri 18 NİSAN 1999’dan öne alınır, mesela ŞUBAT-99’da olabilir. Yeni bir hükümet kurulamazsa, yine öne alınmış erken seçime bu hükümetle gidilir. Şimdi TOP ORTADA, Dur bakalım ne olacak?
Hoşça kalın…
13 KASIM TOKAT
