By KISSADAN HİSSELER
PENGUEN
Temel ile Dursun bir penguenin elinden tutmuş Beyoğlu’na dolaşıyorlarmış. Bunları gören bir zabıta demiş ki: Bu penguenin burda ne işi var? Hemen onu hayvanat bahçesine götürün” Onlar da; “tabii olur derler ve giderler. Aradan bir süre geçtikten sonra tekrar Beyoğlu’na gelirler. Zabıta yine onları görür ve “Ben size bunu Hayvanat Bahçesi’ne götürün dememiş miydim?” diye çıkışır.
Onlar da “Oraya götürdük, şimdi de Bab Cafe’ye götürüyoruz!” derler.
Kıssadan Hisse:
*İnsanlar, günlük hayatın çatık yüzüne nüktenin tebessümünü katma inceliğini gösterebilmelidir.
*Herşey kendi doğallığı içerisinde kalabiliyorsa ne ala!
NE OLACAK BU KÖYÜN HALİ?
Adamın biri köyün muhtarına gider “Ne olacak bu köyün hali?” diye lafa başlar, ardından “Ver bir cigara” dermiş. Üç gün, beş gün hep böyle yapmış. Köyün halini düşünüyormuş numarasına yatarak sigarayı bedavaya getiriyormuş. Nihayet muhtar dayanamamış: “Ulan teres” demiş. “Köyün halini hep bizim sigaraları içerek mi düzelteceksin?”
Kıssadan Hisse:
*“Ne olacak bu memleketin hali?” diye sormanın da bir bedeli olmalıdır.
*“Davulu biz çaldık, parayı başkası topladı” olmasın”
HERKES ÖYLE SÖYLÜYORDU
Halife Ömer, tebdil-i kıyafet gezerken, bir evin kapısında bir kadının kendisine beddua ettiğini duymuş. Hz. Ömer durmuş ve sormuş: “Sen Halife Ömer’i tanıyor musun?” Kadın: “-Yoo tanımam” Ömer: “Peki ondan bir kötülük filan mı gördün?” Kadın: “-Hayır, hiçbir kötülük görmedim” Hz. Ömer: “Öyleyse niye karış veriyorsun?” Kadın: “-Vallahi, herkes öyle söylüyordu, ben de söyledim” demiş.
Kıssadan Hisse:
*“Padişahın da arkasından atarlar” lafı boşuna söylenmemiş.
*İnsanlar birbirinin avukatı olabilir ama papağını olmak için bir mecburiyetleri yoktur.
Hoşça kalın…
12 MART – TOKAT GAZETESİ
