“KÜLTÜR YOLU”
SULUSOKAK
Bundan 6 gün önce şehrimizin tarihi mekânlarından SULUSOKAK’ta anlamlı bir açılış yapılıyordu. Anlamlıydı çünkü o açılışla; TOKAT şehrinin son BİNYILLIK tarihinin son 40 yılını saymazsak hep varolmuş bir mekân, uzunca bir zamandır yalnızlık ve unutulmuşluğun hüznünü yaşarken, kendisine hayat öpücüğü gibi gelen bir dokunuşla ‘Sen hala varsın ve varlığınla yaşamalısın!” anlamındaki bir ilginin içten sıcaklığını hissetmişti.
O günkü açılış, öyle ses getiren çapta, örneğin bir büyük fabrika filan olmayıp, sadece bir çevre düzenlemesi, Sulusokak’ta Takyeciler Camii çevresinde odaklanan bir estetik düzenlemeye ilişkin bir törendi ama ileriye dönük mesajları itibariyle bir anlam derinliği içindeydi.
Mesajın derinliği ileriye dönüktü, esas çıkış noktası ise geçmişe, bir tarih kökenine, tarihsel kimlik arayışına yaslanıyordu. Kimbilir belki de bizim kuşak, bizden bir önceki ve bir sonraki kuşakların çocukluk ve gençlik yıllarının, yani hiç olmazsa bir 50-60 yıl evvelinin cıvıl cıvıl anılarını da içeren zaman kesitindeki Sulusokak’tı aranan, günümüze ve geleceğe taşınmak istenen şey…
Törende konuşan Belediye Başkanımız Nizamettin AYDIN, “Bu sadece bir başlangıç… Burada 10 yıl içinde çok şey değişecek…” derken neyi anlatmak istemişti? Başlangıç noktası neden SULUSOKAK olmuştu? Bir defa Sulusokak, rastgele ya da spontane bir tercih olarak ele alınmamıştı. Belediyemizin özenle hazırladığı “KÜLTÜR YOLU PROJESİ’nin SULUSOKAK’ın tarihsel kimliği bağlamında hayata geçirilmesi söz konusuydu. Ve bu proje TARİHİ KENTLER BİRLİĞİ düzeyinde ödüle layık görülmüştü.
Biz bu köşede Sulusokak’tan ilk defa bahsediyor değiliz. Vesile düştükçe andığımız gibi, bundan 50 yıl önceki SULUSOKAK’ı enikonu anlatan bir de makalemiz yayımlanmıştı. Makalede 50 yıl öncesini anlatırken, çok daha geçmişe dönüp, âdeta zaman tünelinde yolculuk yapmış ve bugünkü Sulusokak’tan geçen “TARİHİ İPEK YOLUN”ndan da bahsetmiştik.
Yüzyıllar öncesi zamanlarda TOKAT, doğudan batıya ve kuzeyden güneye İki İpek Yolunun kesiştiği kavşakta bir ticaret, kültür ve sanat merkezi olarak ünlenmişti. DOĞU-BATI hattındaki İPEK YOLU, SULUSOKAK’tan geçerken, KUZEY-GÜNEY yönündeki İPEK YOLU da bugünkü TAŞHAN’ın önünden geçiyor ve her iki ticaret (kervan) yolu tam olarak bugünkü KÖPRÜBAŞI’nda kesişiyordu.
Zaman tünelinden günümüze çıktığımızda, varılan nokta şu ki; geçmişte parlak bir kimlik kazanmış kentlerin, yaşadıkları bütün yıkımlara karşın, hala muhafaza edebildiklerini tarih-kültür miraslarına sahip çıkılmaksızın ve modern zamanların evriminde tarihsel kimliği yaşatmaksızın yeni bir uygarlık yaratmak mümkün olamaz.
ANADOLU’nun tarihi kentleri bu gerçeği anlamıştır.
Belediyemizin “KÜLTÜR YOLU PROJESİ”, sayın Belediye Başkanı Nizamettin AYDIN’ın “Bu sadece bir başlangıç…” sözü… Ve sayın Valimiz Ayhan NASUHBEYOĞLU’nun göreve başladığı ilk günlerden itibaren tarihsel-kültürel mirası sahiplenme çabası, yukarıda anlatmaya çalıştığımız gerçeğin icracı makamlarca da teyidi olmaktadır.
Hoşça kalın…
1 AĞUSTOS TOKAT GAZETESİ