OLASI DEPREMLERE KARŞI HAZIRLIKLI MIYIZ? (1)
Yeryüzünde 20. yüzyılın en büyük depremi ve Ülkemizin yaşadığı en büyük felaketlerden biri olarak tarihe geçen 17 AĞUSTOS 1999 MARMARA DEPREMİ’nin üzerinden, bugün itibariyle tam (2) yıl (8) ay, (15) gün geçti. Bu depremle ülkemizde birçok şey değişti. Öyle ki, başta deprem, doğal afetlere ilişkin her konuda, 17 AĞUSTOS öncesi ve sonrası şeklinde kıyaslama yapılan miladi bir tarih kabul edildi. Birinci ve ikinci yıl dönümleri anma etkinliklerine “unutmamak ve unutturmamak” adına geniş ölçüde yer verildi.
Doğal afetlerin her türünün yaşandığı ülkemizde kurumlar, sivil toplum ve bireyler 17 AĞUSTOS 1999 tarihine kadar “umursamaz, vurdumduymaz tavırlarını sürdürmüş, etkili önlemler almamış, her yaşanılan olaydan ders çıkaracağına, kısa sürede unutmuştur. Medyamız haber değeri ölçüsünde yaklaşmış, yetkililer susmuş, kamuoyunda tartışılmamış, alt yapı önemsenmemiş, afetlerle birlikte yaşama olgusu oluşmamıştır. Bu konuda çaba gösteren, duyarlı ve bilinçli insanların ve kurumların gayretlerine de fazla önem verilmemiştir.
“17 AĞUSTOS” sonrasında ise ülkemizde birçok şeyin değiştiğini görüyoruz. Gerek kurumlar, gerekse sivil toplum ve bireyler, afetlere karşı artık, pek de ilgisiz, kayıtsız değiller. Yurttaşlar olarak artık herşeyin devletten beklenmeyeceğini, kendi sorumluluklarımızın da olduğunu anlamaya başladık. Daha da önemlisi hemen unutmadık. Yapılmayanı ve yapılması gerekenleri takip etmeye, olası afetlere karşı organize olmaya ve gönüllü çalışmalarına katılmaya başladık.
“MARMARA DEPREMİ’ni anma ve unutmama” etkinlikleri arasında çok önemli bir tanesi de “17-21 Ağustos 2001 tarihleri arasında CNR İstanbul Uluslararası Afet öncesi Hazırlık Fuarı ve Kongresi” olmuştur. Bu fuardaki tüm etkinliklerde, “bütün vatandaşlara, TÜRKİYE”nin deprem kuşağında yer alan bir ülke olduğunun bilincine varması, korkulması gerekenin deprem değil, depreme hazırlıksız yakalanmak olduğu mesajı” verildi.
17 AĞUSTOS 1999 Marmara, 12 KASIM 1999 BOLU-DÜZCE son AFYON depremlerinde ne görmüştük? Deprem sonrası, arama, kurtarma ve acil ilk yardımın ne denli yaşamsal önemi olduğunu gördük. Hayat kurtarmada saniyeler dahi önemli. İşte, o enkaz yığınları arasında sivil savunma ekiplerinin, askerlerimizin yanı sıra, onlarla omuz omuza veren gönüllü vatandaşların ve “ Arama-Kurtarma” yapan, “AKUT” gibi gönüllü örgütlerin fedakârca gayretlerine tanık olmuştuk.
Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde bulunan, yani ciddi deprem riski taşılan ilimiz TOKAT’ta da, olası bir depreme karşı her bakımdan hazırlıklı olmamız gerçeği gözardı edilemez. İşte bu gerçeği gözardı etmeyen (11) kişi, yaş ortalaması (35) olan, çeşitli mesleklere mensup (11) gönüllü insan, TEMA VAKFI TOKAT Gönüllü İl Temsilciliği merkezinde bir araya gelip, AKUT benzeri bir örgütü, TAKUT (Tokat Arama ve Kurtarma Derneği) adıyla kurmanın hazırlığı içindedir. TAKUT, bugünlerde TOKAT kamuoyununa önüne çıkacaktır.
2 MAYIS TOKAT GAZETESİ