By ON DEVDEN BİRİ TÜRKİYE
DÜNYA BANKASI’nın raporuna göre; TÜRKİYE, dünyada ekonomik bakımdan yükselen 10 dev arasında sayılıyor. Ve Türkiye’deki halen süren siyasi belirsizlik, aşrı enflasyon, işsizlik filan gibi birçok olumsuzluğa rağmen ekonomisindeki canlılık, ekonomi uzmanlarını da şaşırtıyor.
Dünya Bankası böyle rapor verirken, dünyanın bazı sayılı kredi şirketleri de Türkiye’nin kredi notunu düşürüyor. ANKARA BİRLİĞİ, bizi kapısına bile yaklaştırmıyor. Hem de Avrupa Gümrük Birliği marifetiyle kontrolü altında tutuyor. Yani bize “Bütünü bölme, yarımı elleme, ye Mehmet ye!” diyorlar.
Dünya Bankası raporunun gerçekliği şudur: Türkiye’deki ekonomik canlılık, 1-2 yıllık bir olay değildir. Turgut ÖZAL devrinde başlayan ve büyük mesafe kateden dışa açılım, serbest piyasa ekonomisi, enerji yatırımları dünya ile bütünleşen iletişim (telekomünikasyon) ağının kurulması, gümrük indirimleri, gerçekçi faiz ile kur sistemine geçilmesi, serbest döviz ve Türk parasının konvertibil (değiştirilir, çevrilir) ilan edilmesi vb. faktörlerin büyük payının olduğu bir olaydır. Turgut Özal’dan sonraki dönemde de (S.DEMİREL ve T. ÇİLLER’in başbakanlıkları dönemlerinde) ve bugünkü REFAHYOL döneminde de ÖZAL’ın açtığı çığır, KİT’lerin özelleştirilmesi projesiyle devam etmektedir.
Ülkemiz ekonomisinin büyüme sürecinin devam ettiğini Dünya Bankası raporu da tasdik ediyor. Bunu bir başka şekilde tanımlarsak PASTA büyüyor.
Öyle anlaşılıyor ki Türk Toplumunun dinamizmi, günlük politik çekişmeleri ve bürokratik formalite hastalığını aşmış; siyaset taassubunun, ideolojik şartlanmaların önüne geçmiştir. Artık işbaşında hangi hükümet olursa olsun, ister REFAHYOL, ister ANAYOL veyahut ANASOL pek de fark etmeyebilir.
Türk Toplumunun dinamizmi, gerekirse Avrupa Birliği’nin restine rest çekerek, kendi ortak pazarlarını hem İslam aleminde, hem de Türk dünyasında kurmayı başaracaktır. Zaten Türkiye bu noktalara geldiğinde, AVRUPA BİRLİĞİ, TÜRKİYE’nin kendisine rakip olmasını ister mi? “Gel bizimle ortak ol” diye bu sefer onlar bizim kapımıza gelecektir.
Evet PASTA giderek büyüyor. İleriki yıllarda pastanın daha da büyümüş olarak önümüze gelmesi mümkündür. Pastanın büyümesi kadar önemli bir husus da pastanın paylaşımıdır. Eğer dün ve bugün olduğu gibi yarın da, milli pasta paylaşımında, nüfusun yarısına pastanın %80’i ikram edilir, öbür yarısına da %20’si ile idare edin gibisinden bir numara çekilecek olursa, artık bu numarayı da kimse yutmaz.
Hoşça kalın…
23 NİSAN – TOKAT GAZETESİ
