By TA BAŞINDAN YANLIŞ…
MECLİS’teki milyarlık koltuklar skandalı dalgalanmaya devam ediyor. Yeni koltuklar biraz dar olduğu için bir çok milletvekilinin sığmayacağı açıklandı. Sağlık Bakanı, ‘dar koltuklar’ için şöyle diyor: “Bizim milletvekillerinin çoğu şişman. Yeni koltuklar, filinta gibi insanlara göre yapılmış. Bizim arkadaşlar bu koltuklara nasıl sığacak merak ediyorum…”
Milyarlık koltuklara sığmayacaklar arasında Erbakan, Güneş Taner, Işın Çelebi, Şevki Yılmaz, Mustafa Taşar, Yaşar Okuyan ve daha birçok milletvekilinin isimleri de geçiyor. Peki ne olacak şimdi? Şu iki formülden biri uygulanabilir. Şişman milletvekillerine uygun koltuk yaptırmak, ya da şişmanların zayıflaması. Onların zayıflamak için sıkı bir rejime gireceklerini sanmıyoruz. Onun için yeni koltukların bir kısmı belli ki değişecek. Ve size yeni bir fatura çıkacak.
Ne varmış bunda? Şunun şuracığında 3 trilyonluk bir işe zaten 8.5 trilyon ödemişiz, lazımsa yine öderiz. Devletimiz çok güçlü, milletimiz Kanun gibi zengin; Hazine tıkabasa döviz ve altında dolu… öyle mi? Vah ki vah!
İşin aslına bakarsanız. Meclis Genel Kurul Salonu’na yeni koltuklar, kürsüler vesairenin yapılması, ta baştan yanlış. Orada 40 yıllık da olsa bir tarih yokedildi. Efendim neymiş, yeni koltuk sistemiyle Milletvekillerinin yoklaması daha çabuk yapılacakmış. Kimi kandırıyorsunuz? O salonun herşeyi mükemmeldi ve bir asaleti vardı. Yeni teknoloji gerekiyor idiyse o eski haline de uygulanırdı. Bir yoklamayı çabuk yapmak, elektronik bir konudur. Bir salonu baştan ayağa değiştirmekle ne ilgisi var?
Peki ama bu iş ta başından yanlıştı da, niçin mani olunamadı yapılmasına? Her iş olup bittikten sonra, Milletvekili Ahmet TAN çıkıyor, 17 Aralık günü Meclis kürsüsünde partisi adına yaptığı konuşmasında bombayı patlatıyor; “Bu işte büyük yolsuzluk var!” Ahmet TAN DSP’li ve gazeteci kökenli bir milletvekili. Kimbilir, belki de gazetecilik damarı ağır basınca o konuşmayı yapmıştır. Ama çok geç. Ancak yine de Ahmet TAN’a teşekkür borçluyuz. O sayede iş açığa çıktı. Bir kısım medya da olayın üzerine gidip didik didik etti de, şimdi yolsuzluk, hem Meclis’in bir araştırma komisyonuna, hem de Savcılığa havale edilmiş bulunuyor.
Durun bakalım ne olacak? Bize sorarsanız sonuçta pek bir şey çıkmayacak. Şimdiye dek olan bitene bakıyoruz da…
Hoşça kalın…
14 OCAK – TOKAT GAZETESİ
