UYGARLIK TOZ VE ÇAMUR İLE BAĞDAŞMAZ (1)
Şehrimizin toz ve çamurundan artık illallah diyoruz. Gerçi bu dert hemen hemen bütün şehir ve kasabalarımız da mevcuttur. Ancak bu durum yer yer, derece derece farkediyor. Bazı şehirler, daha muntazam yollar yaparak, daha yeşil ve temiz bir çevre oluşturarak toz ve çamurdan biraz olsun kurtulmuş gibi görünüyor.
Toz malum, dağılmış, üğünmüş veya moloz haldeki toprak vesair madde zerrecikleri. Çamur ise tozun, toprağın suya belenmiş hali. Toz ve çamur, şehirlerimizi, kasabalarımızı ve köylerimizi adeta istila etmiştir.
Bu halin sebepleri çoktur. Erozyondan tutun kalitesiz yapımına, ortada bırakılan enkaz ve inşaat artıklarına, eşilen, deşilen yerlerin uzun süreler öylece bırakılmasına, sağa sola biteviye çöp dökülmesine kadar bir dizi sebebi var.
Başta “toz ve çamurdan artık illallah” dedik ya. Ancak öyle herkesin de bunu fazla dert ettiği yok. Bir çoğumuz bu durumu ya kabullenmiş, ya da umursamaz gözüküyoruz. Peki, sanki kabullenmesek ne yazar? Diye sonrada ne cevap verebiliriz ki? Kalitesiz yapılan yollardan, ham toprak yol ve delik-deşik sokaklardan, ağaç ve yeşil azlığından tek tek kimse sorumlu değilmiş gibi gözüküyor. Peki ama, bir yeri eşip sonra öylece bırakırsak, inşaat artıklarımızı kaldırmazsak, sağa sola rastgele çöp dökersek de mi biz sorumlu değiliz? Ağaca, yeşile önem vermezsek de mi sorumlu olmayız? Bunlardan dolayı herhalde bal gibi sorumlu oluruz.
Bu böyledir de, sorumluyuz veya değiliz de, neticede bu toz ve çamur meselesini nasıl hallederiz? Kökten halli uzun vadelidir. Daha çok yeşillenmeye, erozyonun önlenmesine ve şehirlerin çok daha mamur hale bürünmesine bağlıdır. Ve tabii insanların çevre bilincinin gelişmesine de bağlıdır uzun vadede. Orta ve kısa vadelerde neler yapılabilir? Bunda da başta BELEDİYE olmak üzere her kuruma ve herkese görev ve sorumluluk düşüyor. Herhalde bir Belediye yaptığı veya onardığı cadde ve sokakları çok daha özenli ve kaliteli yapabilir, yapmalıdır. Şehirde oturan insanların da her halde yapabilecekleri birçok şey vardır. En azından oturduğumuz sokağı eşip deşmekten, sağa sola çöp dökmekten, inşaat malozumuzu ortada bırakmaktan kaçınabiliriz.
Bu bakımdan şehrimize kısa bir göz atalım. Eskiden diyelim bundan 40-50 yıl önce Tokat’ta ne bu kadar toz, ne de çamur olurdu. Şehrimiz çok daha yeşil, her tarafı bağ- bahçe, cadde ve sokakları daha temizdi. Bugün durum çok daha farklı. Hızlı kentleşme süreci yaşıyoruz. Hızlı ve ne yazık ki yeşili de yok ederek kentleşiyoruz. İşte bu noktada bilhassa BELEDİYE sorumludur. Bu noktada Belediye yönetimleri (dünkü, bugünkü ve yarınki) dirayetini ve yetkisini kullanmalıydı ve de kullanmalıdır.
Bu konuya yarın devam edeceğiz.
Hoşça kalın…
21 MAYIS – TOKAT GAZETESİ