By VAKIFLARIMIZ (2)
VAKIF yolu ile camiler, mescidler, namazgahlar, mektepler, medreseler, kütüphaneler, dergahlar, darüşşifa ve hastaneler, aşevleri, kervansaraylar, çeşmeler, su yolları ve tesisleri, yollar, köprüler, deniz fenerleri, kale ve istihkamlar, spor saha ve tesisleri, mesire yerleri, dul ve yetim evleri, emzirme ve büyütme yuvaları, kışın tehlikelerle dolu olan yüksek dağlarda ve geçitlerde can kurtaran istasyonları gibi barınaklar ve daha böyle nice hayrat binalar vücuda getirilmiştir. Bunların önemli bir kısmı zamanla mimari ve tarihi yüksek değerler kazanarak birer “anıt” haline gelmiştir.
Kış aylarında kuşların beslenmesine, hasta ve yaralı leyleklerin bakım ve tedavisine, halkın neş’e ve sevincinin arttırılmasına, yoksul kızlara çeyiz verilmesine, düğünlerinin yapılmasına, halka yararlı eserler yazdırılıp bastırılmasına ve ücretsiz dağıtılmasına, fenni ziraatın geliştirilmesine, yaşlanan veya sakatlanan meslek ve sanat erbabına yardım için fonlar tahsisine… kadar akla gelebilecek, hatta gelemeyecek çok hizmet vakıf yolu gerçekleşmiştir.
“Vakıf kuranlar neler düşünmüşler?” diye sorsanız; “Neler düşünmemişler ki?” diye yeni bir soru ile cevap verebiliriz.
Mesela, yukarıya aldığımız hizmet çeşitleri dışında akla gelmeyecek iki vakıf hizmetinden daha sözetsek belki de size fantazi gibi görünebilir. Bayram günlerinde şehir ve kasabalarda top atılarak çocukların sevindirilmesi gayesiyle Vakıf; alışverişi kolaylaştırmak üzere çarşı ve pazarlara ölçek ve kantarlar konulması gayesiyle Va-kıf kolay kolay akla gelir mi?
Bugünkü durum nedir? Geçmiş tarihten günümüze intikal etmiş ve kamuya mal olmuş hayrat malları ve abide mimari yapıların tasarrufu, işletilmesi ve korunmaları VAKIFLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’nün yetkisi ve sorumluluğu altındadır. Vakıflar İdaresi, yurdun her tarafındaki binlerce vakıf eserini harap olmaktan kurtarmak, bakımlı tutmak, içerisindeki tezyinatı ve değerleri korumak gibi önemli görevli mütevazı bütçesi ve sınırlı sayıdaki kadrosu ile yürütmek zorundadır. Zorunda ne zorluğu içerisinde desek daha doğru olur.
Yarın yine devam etmek üzere hoşça kalın…
11 ARALIK – TOKAT GAZETESİ
