YENİ AKADEMİK YIL BAŞLARKEN (7)

YENİ AKADEMİK YIL BAŞLARKEN (7)

YENİ AKADEMİK YIL BAŞLARKEN (7)

Günün son konuşmasını, Üniversite’nin onur konuğu, Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bican Ercılasın yaptı. Daha doğrusu Üniversite’de yeni akademik yılın başlaması dolayısıyla ilk dersi vermiş oldu. “Türk Dili” konusundaki ilk derste Prof. Dr. Ercılasın, “Güzel bir Üniversite’nin açılışında gönül bağımız, zihinlerimiz arasında bir bağ var. Hepimizin arasında bir başka somut bir bağ var: nasıl anlaşıyoruz?” sözleriyle salonda bulunan herkesin dikkatle dinlediği bir ders anlattı.
“Dünyaya göz açtığımız anda, aynı zamanda bir dil dünyasının içine doğuyoruz. Bu dünyanın yeni konukları, ne olduğunu anlamasa da, anlamını bilmese de bir sesler ve kelimeler dünyasına giriyordu. Ve yavaş yavaş ana dilini öğreniyordu. Anadilimiz Türkçe, ne zamandan beri var oldu? Varlığı ne zamana kadar sürecek? Sonsuza dek sürecek…”
Türk dili uzmanı Prof. Dr. Ercılasın, Kaşgarlı Mahmut, Yunus Emre ve Kanuni’den örnekler vererek ortak iletişim bağı Türkçe’nin özde değişmediğini belirtti. 11. Yüzyılda (1070’de) Kaşgarlı Mahmut, dünyanın ilk sözlüğü sayılan “Divan-ı Lügat-üt Türk” kitabını Bağdat’ta yazmış. O sırada Oğuz orduları Malazgirt’e geliyordu. Kaşgarlı Mahmut Türk dilinin de en az Arapça kadar üstün özellikleri olduğunu savunuyor ve Bağdat’ta Araplara Türkçe öğretiyordu.
Ve “Orhun Anıtlarındaki Türkçe’nin bugünkü Türkçe’den özde ve esasta farkı yoktu, kelimeler aynen yaşıyordu. Bilge Kağan’ın sözleri, bugünkü Orhun (Selenga) ırmağının kenarına dikilmiş taşlarda duruyor. O sözler kıyamete kadar duracak diye Göktürler, bu taşlara “bengü-taş” demişti. “Bengü-bengi” yani “ölümsüz” anlamında Türkçe kelime. Bugünkü dilde kızlara isim oluyor. “Bengü-su” ise “ab-ı hayat” demek. Orhun anıtlarındaki Göktürk alfabesi çözülmeden önce en eski Türkçe metin olarak, Ali Şir Nevai’nin “Kutadgu Bilig” adlı kitabı biliniyordu. Bundan 340 yıl önceye, eskiye gittik; Orhun Anıtlarıyla karşılaştık. O tarihlerdeki Bizans Metinlerine girmiş Türkçe kelimelere de rastlıyorduk.
Çok daha eskiye gidersek. Sümerce metinlerde Türkçe kelimeler görürüz. Sümer medeniyeti M.Ö. 3100-1000 yıllarında hüküm sürmüş. Prof. Dr. Osman Nedim Tuna, “En eski verilerine sahip dil, Türk Dili” diyor. Sümerce’de 300 Türkçe kelime var.
Bugün dünya’da 200 milyon insanın Türkçe konuştuğunu söyleyen Prof. Ahmet Bican Ercılasın, Türkçe’nin doğru yazılmasını ve güzel konuşulmasını öğütledi. “Türkçe’yi güzel kullanmayanlara karşı tepkiler koyalım” dedi.
Şimdi, Rektör M. Turgut Topbaş’ın açış konuşmasına dönüyor ve ondan bir kesit alarak dizi yazımızı noktalıyoruz. “Milletimizin çağdaş T.C Devletini kurmasını sağlayan M. Kemal ATATÜRK’e minnettarlık duyguları ile, O’nun ilkeleri doğrultusunda, en kısa zamanda ülkemizin bilgi üreten çevresine aydınlık saçan bir üniversitesi haline gelecektir.”
Hoşça kalın…

8 EKİM – TOKAT GAZETESİ

administrator

    Related Articles

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir